Abbasî Devleti, İslam tarihinin en parlak dönemlerinden birini Hârûn Reşîd’in liderliğinde yaşamıştır. Bu dönemde, sarayın kültürel ve siyasi hayatında etkili olan kadın figürler, özellikle Abbâse Sultan ve Zübeyde bt. Ca’fer, hem entelektüel hem de siyasi açıdan önemli roller üstlenmiştir. Abbâse Sultan, Hârûn Reşîd’in kız kardeşi olarak, sadece bir saray mensubu değil, aynı zamanda kültürel ve edebi faaliyetlerin öncülerinden biri olmuştur. Onun hayatı, kişiliği ve dönemin sosyal dokusuna katkıları, Abbasî Devleti’nin zengin mirasının anlaşılmasında kilit bir rol oynar.
Abbâse Sultan’ın Hayatı ve Saraydaki Rolü
Abbâse bt. Mehdî, Abbasî halifesi Mehdî’nin kızı ve Hârûn Reşîd’in kız kardeşi olarak, sarayın en etkili kadınlarından biriydi. Onun hayatı, sadece bir prensesin lüks yaşamıyla sınırlı değildi; aynı zamanda entelektüel birikimi ve siyasi zekâsıyla da dikkat çekiyordu. Hârûn Reşîd’in düzenlediği sohbet toplantılarına düzenli olarak katılan Abbâse, dönemin alimleri, şairleri ve düşünürleriyle fikir alışverişinde bulunarak Abbasî sarayının kültürel atmosferine katkıda bulunmuştur. Bu toplantılar, Bağdat’ın altın çağında bilim, edebiyat ve sanatın merkezi haline gelmesinde önemli bir rol oynamıştır.
Abbâse Sultan’ın, kardeşi Hârûn Reşîd ile yakın ilişkisi, onun saraydaki etkisini daha da artırmıştır. Hârûn Reşîd’in yönetiminde, Abbâse’nin fikirleri ve önerileri sıkça dikkate alınmış, bu da onun devlet işlerinde dolaylı bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Onun zarif ve güçlü kişiliği, sarayda hem bir kültür elçisi hem de bir danışman olarak anılmasını sağlamıştır. Abbâse’nin, dönemin edebi eserlerinde ve özellikle Corci Zeydan’ın “Abbâse Sultan” romanında, hem romantik hem de trajik bir figür olarak tasvir edilmesi, onun tarih sahnesindeki etkisinin ne kadar derin olduğunu ortaya koyar.
Abbâse Sultan ve Cafer el-Bermekî İlişkisi
Abbâse Sultan’ın hayatındaki en tartışmalı ve merak uyandıran konulardan biri, vezir Cafer el-Bermekî ile olan ilişkisidir. Corci Zeydan’ın “Abbâse Sultan” adlı romanında bu ilişki, dramatik ve duygusal bir şekilde ele alınmıştır. Cafer el-Bermekî, Hârûn Reşîd’in en güvendiği vezirlerden biriydi ve Bermekî ailesinin Abbasî Devleti’nde sahip olduğu güç, sarayın siyasi dengelerinde önemli bir rol oynuyordu. Ancak Abbâse ile Cafer arasındaki ilişki, hem siyasi hem de kişisel çatışmalara yol açmıştır. Zeydan’ın eserinde, bu ilişkinin Hârûn Reşîd’in onayıyla sembolik bir evlilikle başladığı, ancak daha sonra kıskançlık ve iktidar mücadeleleri nedeniyle trajik bir sona ulaştığı anlatılır.




