AKP’lilerin sayısı artıyor…

Abone Ol

Ne var canım bunda diyenler mi oldu?

Ya da bunu dile getirmek sana mı kaldı diyenler!

Evet bana kaldı!

Sanırım bu konuyu yüksek sesle dile getiren kala kala bir ben kalacağım.

Mensubu olmaktan her zaman gurur duyduğum mesleğim özeldir ayrıca farklı ve tabi ki gariplikleri de vardır:

- İktidarın hizmetlerini yazarsın ‘yalaka’ derler,

- Muhalefetin memleket adına ortaya koyduğu hayırlı girişimleri yazarsın tukaka olursun, zaten ne olduğu belliydi derler.

Daha detaya iner isek;

- Siyasi partilerin dışında kişilerin adamı olmakla yaftalarlar…

- Daha olmadı kafa kağıdına bakarlar. O siyasetçinin memleketlisi babından. Sonrası ağzınla kuş tutsan senden olmaz abi…

- Aynı parti içinde dahi size yafta vururlar. Onun adamı bunun adamı…

- An gelir kendi meslektaşınız sizi yaftalar. Siyasetçinin zaten körelmeye başlayan gözlerine ışık tutar taraftarlık oluşturmak için… O, onun adamıdır da ya sen?…

Bunu da başarır bir şekilde.

O yüzden siz ne söylerseniz söyleyin siyaset dünyası işine geldiği gibi anlar.

Peki bizi kim anlar?

Pek tabi ki çarpık ilişkiler siyasetinden bıkmış, usanmış, bir şekilde kendini soyutlanmış olan dava adamları anlar.

(Laf aramızda konuştuklarımızı, yazdıklarımızı kimin hangi şekilde değerlendirdiği ile bugüne kadar ilgilenmedim.)

Üç gün önce manşet haber yaptığınız bir siyasetçi bir cenaze haberinde ismini unuttuğunuzda pekala sizi vatan haini ilan edebiliyorken, sözlerimin nereye nasıl gittiği ile çok fazla ilgilenmiyor olmamı yadırgayacağınızı düşünüyorum.

Gelelim AK Parti içinde sayıları giderek artan AKP’lilere…

Partinin kurucusu, genel başkanı Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın belki de en rahatsız olduğu ifade AKP…

Gelin görün ki, Yozgat gibi pek çok şehirde (Sık sık görüştüğümüz meslektaşlarımızdan da edindiğimiz bilgiler dahilinde konuşuyorum…) AKP’lilerin sayısı giderek artıyor.

Peki kim bu AKP’liler, ne yaparlar, nerede yaşarlar…

Bunlar daha çok vitrinin en önünde yer almaya gayret ederler. Ya da görünmediğini zanneden kafası toprakta olanlardır. Onlar için kişilerin önemi yoktur, varsa yoksa kişisel çıkarlar ön plandadır.

O yüzden partinin il başkanı, ilçe başkanı kim olmuş, olmamış çok da önemli değildir. Yeter ki benim adamım olsun çamurdan olsun.

Örnek, şu an AK Parti’nin Yozgat’ta yaşadığı durum. İlçelerde yaşatılmak istenen durum.

Kim olursa olsun…

AK Parti İl Başkanı Çelebi Dursun, aday olmayacağını açıkladı.

O ana kadar parti içinde yaşananlar, ortaya atılan iddialar, oluşturulmak istenen algı bir şahsı makamdan indirmek için değil de partiyi AKP’lilerştirmeye yönelikti.

Kişiler üzerinden parti organlarına zarar verildi/verilmeye de devam ediyor.

Gemisini kurtaran kaptan pozisyonunda şark kurnazlığı yapmak isteyenler aslında su alan geminin içinde olduğunu çoktan unutmuş durumda.

Yeni il başkanın kim olduğundan/olacağından ziyade nasıl biri olacağına bakan yok!

Bir yanda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partisi adına ortaya koyduğu irade, ahlaki ve vicdani kriterler bir yanda çıkar çatışmaları.

Daha bunun gibi daha pek çok gerçek. Ama gerçekten uzak AKP’liler ve partiyi AKP’lilerştirmeye çalışanlar.

Ankara’da Yozgat adına karar verecek olanların, şark kurnazlığı yapanlara, kişilerin geçmişine, geleceğe dair planlarına, hesaplarına bakma gibi bir sorumluluğu vebali var.

Bizden olsun çamurdan olsun diyerek bu günlere getirilen partinin bizden olsun millet gibi olsun gibi bir gerçeğe sahip çıkması şart!

Yoksa AKP’liler AKP’yi kurmak üzere…