Hüseyin Akın, yaptığı açıklamada depreme duyarlılığın yalnızca teknik değil, etik ve toplumsal bir sorumluluk olduğunu belirtti.

“Depreme duyarlılık, planlama aşamasından malzeme seçimine, uygulamadan denetime kadar uzanan bütüncül bir yaklaşımdır.” diyen Akın, bu konunun ülke gündeminden asla düşmemesi gerektiğini söyledi.
Anadolu Çınarları Partisi Deprem Raporu Hazırladı
Partisinin komisyonlarla yönetilen bir yapıya sahip olduğunu hatırlatan Akın, her önemli konunun bir komisyon tarafından takip edildiğini belirtti.
“Deprem konusunda da bir komisyonumuz var. Hazırladığımız raporu ilgili kamu kurumlarına ve yetkililere sunacağız.” dedi.
Depremler Kaçınılmaz, Ancak Yıkımlar Kader Değil
Türkiye’nin aktif fay hatları üzerinde yer aldığını hatırlatan Akın, her depremde yaşanan kayıpların toplum hafızasında derin izler bıraktığını ifade etti.
“Depremler doğanın gerçeğidir, ancak yıkımlar kader değildir. En büyük sorumluluk inşaat sektörüne düşmektedir.” diyen Akın, bir ülkenin depreme dayanıklılığının yalnızca jeolojik konumuna değil, yapı kalitesine ve mühendislik bilincine bağlı olduğunu vurguladı.

Güvenliğin İlk Basamağı: Planlama ve Zemin Etüdü
Depreme duyarlı bir inşaat anlayışının temelinde doğru planlama ve zemin etüdünün bulunduğunu belirten Akın, şu uyarılarda bulundu: “Her depremin ardından aynı hatalarla yüzleşiyoruz. Yanlış zemin seçimi, eksik etütler, imar rantı uğruna verilen izinler büyük risk yaratıyor. Zemin etüdü bilimsel verilere dayanmalı, yer seçimi rant değil güvenlik temelli olmalı, kentsel planlama ise uzun vadeli stratejiyle yürütülmelidir.”
Depreme Dayanıklı Yapılar Bilimsel Kriterlerle İnşa Edilmelidir
Akın, depreme dayanıklı yapının yalnızca güçlü betonla değil, doğru mühendislikle inşa edilebileceğini ifade etti: “Projelerin çiziminden uygulamasına kadar her aşama bilimsel kriterlere uygun olmalıdır. Malzeme kalitesi denetlenmeden sahaya sürülmemeli, yapı denetimi bağımsız ve tarafsız olmalıdır. Mühendis ve mimar sorumluluğu yalnızca imza atmakla sınırlı kalmamalıdır.”
Depreme Duyarlı Olmak Teknik Olduğu Kadar Ahlaki Bir Sorumluluktur
Etik sorumluluğa dikkat çeken Akın, inşaat sektöründeki herkesin yaptığı işin insan hayatını taşıdığını bilmesi gerektiğini söyledi.
“Malzemeden çalmak ya da raporla oynamak cezalandırılmıyorsa, depreme duyarlılıktan söz edilemez. Devlet, denetim mekanizmalarını şeffaflaştırmalı, cezasızlık kültürünü sonlandırmalıdır.” dedi.
Akın, genç mühendislerin “ahlaklı inşaat kültürü” ile yetiştirilmesinin büyük önem taşıdığını vurguladı.
Depreme Duyarlı İnşaat, Geleceğe Duyarlı Şehirciliktir
Geleceğin şehirlerinin güvenli ve sürdürülebilir olabilmesi için akıllı kent teknolojileri, yapı sensörleri ve enerji verimliliği gibi uygulamaların önemine değinen Akın, “Depremle yaşamayı öğrenmek, korkuyu değil bilinci büyütmektir. Her yapı, doğanın gücüne saygı, insanın emeğine güven ilkesiyle inşa edilmelidir.” dedi.
Sözlerini şu cümleyle tamamladı: “Depreme dayanıklı bina yapmak mühendisliktir; depreme duyarlı olmak ise insanlıktır.”




