Ankara’daki Anadolu’yu tanımayan…

Abone Ol

Ankara…
Sadece bir başkent,
Sadece bir memur şehri,
Sadece bir öğrenci diyarı,
Sadece bir Ankara mı?
Ankara’nın genel yapısını oluşturan, artık Ankaralı olmuş Yozgatlılar, Ankaralı olmuş Çorumlular, Ankaralı olmuş Kırşehirliler, Ankaralı olmuş Karslılar…
Ve tüm Ankaralı olmuşlar.
Ankara’da mevcudu korumak tek başına STK kurmak, vakıf olmak, etkinlik icra etmek, kalabalıklar oluşturmaktan mı geçiyor dersiniz.
Şayet Ankara’daki Anadolu’yu tanımıyor, Ankaralı olurken Ankara’daki Anadolulu’nın farkına varamıyorsanız eksik kalıyor.
Nedir eksik kalan?
Ankara’daki Anadolu’nun mevcudiyetini en büyük Anadolu şehri olan Ankara’da yaşatmasının yolu memleketi ile kurduğu bağ, açık tutmayı başardığı iletişim kanalları, kimlik reklamından öte kimlik yansıması-kimlik doldurması ile mümkün olur!
Bir süredir Ankara’dayız. Her geçen zaman Ankara’yı derinlemesine daha net analiz ediyor, daha farklı kanallardan tanıyor, sadece bir şehrin, Yozgat’ın değil Ankara’yı var eden organları, şehirlerin insanlarının durumlarını da analiz etme imkanı buluyoruz.
Daha önce de konuştuk, yerel yöneticiler Anadolu insanının şifrelerini çözmüş.
Ne zaman nerede hangi sinir ucuna hangi duygu yoğunluğu ile dokunacağını pekala biliyor.
Peki Ankara’daki Anadolu?
Kimlikler üzerinden bir sorgu mekanizması oluşturmak değil niyetim.
Bugün bir Karslı Ankara’da şehrinin kaz buluşmaları ile anılıyorsa, Kırşehir’in Bozlağı, Sivas’ın Yiğidosu, Yozgat’ın Desti Kebabı misali…
Bu denli anılırken, Ankara’daki mevcudiyeti; doğup büyüdüğü, belki kalan ömründe çok fazla yaşamasa da hasretini yüreğinin bir kenarında, derinlerinde hissettiği memleketine yansıtamıyorsa bir şeyler eksik kalıyor demektir.
Gurbeti sıla bilmiş insanların memleketine dönüşü değil elbette ki kast ettiğimiz.
Mesleğe başladığım yıllarda şehrimin dışarıdaki iş insanlarına yalvarır derecesinde memleketlerine de yatırım yapmaları konusunda çağrıda bulunurdum. Çok değil küçük bir yatırım da olsa razıydık.
Zaman, paranın duygulardan yoksun olduğunu gösterdi.
Paranın duyguları olmasa da onu icat eden insanların hüküm yetkisi de olmalı diyorum.
Adına yatırım,
Adına sıla ziyareti,
Adına baca tüttürme gayesi,
Adına, bir yandan Ankaralı olurken diğer yandan hasret duygularına sahip çıkma da diyebilirsiniz.
Ankara’da Ankaralı olmakla başlayıp, özüne sahip çıkabilmek.
Biraz daha detaya inmek icap eder mi konuyu anlatırken, şimdilik bu minvalde konuşalım inşallah Ankara’daki bizi, Anadolu’yu tanıdıkça nerede eksik kaldığımızı, nerede neyi ne kadar tamamlayabildiğimizi, Ankara’daki gurbete Ankara’nın bakış açısını gerçekler üzerinden konuşacağız.
Ankara’daki Anadolu kendini tanımadıkça Ankara’yı da tanımaz tanıyamaz.