Başarı

Abone Ol

Başarı… Kimin için?
Kendi kalbin için mi, yoksa başkalarının gözleri için mi?
Çoğu zaman görünenden daha fazladır; gizlidir, sessizdir, en derinlerde saklıdır.
Gerçek başarı, sevdiğin bir işte kendini geliştirmektir.
Yeteneklerini çevrene dokundurmak, ruhunda tatmin bulmaktır.
Maddî kazanımlar gelir geçer; ama içsel zaferler ömür boyu seninle kalır.
Başarı üç adımda doğar:
İstemek… Planlamak… Harekete geçmek.
Ve başarısızlıkla yüzleşmek…
Düştüğünde kalkmasını bilen, yolunu kaybetmez.
Her düşüş, ruhuna bir ders, kalbine bir ışık bırakır.
Alkışlarda değil; kalbinde başlar başarı.
Komşular çocuğu alkışlayabilir, ama ya çocuk mutsuzsa?
Bir bakkal işini severek yapar; çocuklarının gülümsemesi onun için en büyük zaferdir.
Para ve prestij mutluluk getirmez.
Gerçek mutluluk, sevdiğin işi yaparken hissettiklerin,
değer verdiğin insanlarla paylaştığın anlar,
kendi küçük zaferlerindir.
Kazandıkların değil, hissettiklerin gerçek zaferdir.
Başarı bazıları için hırstır, bazıları için seçim.
Hırs ruhu yorar; seçim yolunu çizmeni, kalbinle yaşamayı öğretir.
Kaybettiklerin ise başarıya giden yolun sessiz işaretleridir.
Zaman, huzur, bazen ilişkiler…
Ama her kayıp, bir sonraki adımın zaferine dönüşür.
Görünmeyen zaferleri unutma:
Bir annenin kendine ayırdığı sessiz zaman,
Bir çocuğun ilk adımı,
Bir gencin zorlu sınavı geçişi…
Gözle görünmez ama en gerçek zaferlerdir.
Başarısızlık, utanılacak değil;
Ruhu güçlendiren sessiz bir öğretmendir.
Hayat bir sahnedir.
Alkışların kaynağı başkaları değil, senin kalbin olmalı.
Başarı, başkalarının gözünde değil, kendi ruhunda yaşadığın zaferlerde saklıdır.
Başarısızlık, bu zaferleri anlamlı kılan gizli fısıltıdır.
Başarı senin olsun.
Alkışı kalbin çalsın.
Her düşüş, her deneme, ruhunu güçlendirir.
Gözlerdeki övgü değil, kalbindeki tatmin önemlidir.
Hayat senin, sahne senin.
Başarı ışık değil, ruhunda parlayan bir yıldızdır.
Kendi hikâyende kahraman olmayı unutma.