Günlerdir, haftalardır süren sosyal etkinliklerin coşkusuyla dolu Yozgat’ın Sorgun ilçesinde, dün gece ruhumuza işledi, yüreklerimizi birleştirdi. Sorgun Festivali’nde (Sorfest) sahne alan Hayko Çepkin … Sadece sıradan bir konser değil, adeta bir direniş, bir sahipleniş, bir sevda manifestosuydu dün gece.
Hayko Cepkin... Alışılmışın dışında, cesur, farklı bir müzisyen. Tıpkı hayat gibi, tıpkı sanat gibi. Ama onu sıradanlardan ayıran en önemli özelliği, köklerine bağlılığı. O, Yozgatlı. Ve her fırsatta, her sahnede, her notasında memleketine olan sevgisini, gururunu yüksek sesle dile getiren yürekli bir sanatçı. Bu sadakat, bu içtenlik, sadece Hayko Çepkin'indeğil, tüm Yozgatlıların yüreğinde karşılık buldu.
Ve işte dün akşam, Sorgun’un göbeğinde, konser alanı tıka basa doldu. Yozgatlılar, bu farklı sesin, bu güçlü sanatçının yanında saf tuttular. Şarkılara hep birlikte eşlik ettiler, “Yozgat Sürmesi”nin milli türküsünü omuz omuza söylediler. Sadece bir müzik gecesi değildi bu; bu, ortak geçmişin, ortak sevginin ve ortak umudun kutlamasıydı.
Bu coşku, bu birliktelik, aslında bir kent için, bir toplum için ne kadar değerli olduğunu gösterdi. Çünkü biz ancak bir olunca, beraber olunca kazanıyoruz. Birlik olmanın, beraber yürümenin gücünü, bu gece Sorgun’un sokaklarında, Hayko Cepkin’in notalarında hissettik. Ötekileştirmeden, ayrıştırmadan, herkesi kucaklayarak.
Ve bu anlamlı gecenin mimarı Sorgun Belediye Başkanı sayın Erkut Ekinci’yi tebrik etmek gerekiyor.Sehrim yetişmiş değerlerim ve şahsım adına çok teşekkür ederim sayın başkanım,yapılmayanı ,yapılamayanı yaptığınız için, Böyle güzel işlere imza atmak, halkın ortak değerlerine sahip çıkmak, onları bir araya getirmek kolay değil. Ama başarmak mümkün. Çünkü sevgi, saygı ve samimiyet varsa, engel kalmaz önümüzde.
Yozgat’ın dört bir yanından gelen o kalabalık, sadece bir konsere gitmedi; memleketine, kültürüne, sanatına sahip çıkmanın nasıl bir güç olduğunu gösterdi. Her notada, her alkışta, her bir yüzünde bu sevgi vardı. Bu, ‘biz’ olmanın, ‘hep birlikte’ olmanın en somut göstergesiydi.
Sonuç olarak, bu gece bize şunu hatırlattı: Köklerimize, kültürümüze, değerlerimize sahip çıkmak; farklılıklarımızla, renklerimizle bir arada yaşamak, bizi güçlendirir. Bizler ancak bu birliktelikle daha büyük başarılara imza atarız. Yozgat’ın kalbinde attığı bu güzel ritmi, tüm Türkiye dinlemeli.
Ötekileştirmeden, kendi değerine sahip çıkanların sesi hep yükselsin. Çünkü biz bir olunca, kazanan biz oluyoruz...