Odgurmuş: Sizin ailede eskici var mıydı? Hani şu bisiklet ten bozma 2 tekerlekli küçük bir araba ile sokak sokak gezerek “Esskiiiciii!… Eskiler alırııımmm…. Diye seslenirlerdi ya işte onlardan.
Monşer: Nerden çıktı şimdi bu “Eskici“ meselesi? Ben eskileri severim ama eskici falan da değilim.
Ben eskileri severim diye şimdi eskici mi olduk.
Odgurmuş: Eskiler derken merak ettim siz hangi eskileri seversiniz?
Monşer: Mesela! Eski evimiz vardı ahşap 2 katlı, bol pencereli; ne oldu onu yıktık müteahhide verdik apartman yapıldı. Eskiyi özlüyorum.
Odgurmuş:Eskiden de eski ev diye şikâyet ediyordunuz. “Herkes apartmana çıktı bizde müteahhide versek de şuradan iki daire alsak, apartmanda otursak kötü mü olur. Biz de biraz rahat edelim” diye çırpınıyordunuz. Apartmana çıkınca da “Oh ne rahat ne güzel, her taraf tertemiz” diye havalar atılıyordu.
Monşer: Bakın eskiler vs. derken aklıma ne geldi: Cumhuriyetimizin dişi ile tırnağı ile yaptığı eski neyimiz varsa hepsini sattılar. Hiçbir şeyimiz kalmadı. Bir türlü anlamam bu eskileri neden satarlar. Bu satıştan kâr mı ediyorlar acaba? Halbuki eskiler daha güzeldi.
Odgurmuş: Şimdi hem ben eskici değilim diyorsunuz hem de eskiye methiyeler diziyorsunuz. Yani şimdi eski ve yeni konusu kafanızda gelip gidiyor mu.
Mesela Yozgat’ımıza büyük bir şehir hastanesi yapıldı değil mi? Gerçi siz her şeye karşı olduğunuz gibi Şehir hastanelerine de karşıydınız değil mi? Tabi dolayısı ile siz Yozgat’a yapılan şehir Hastanesi’ne de karşı çıkmıştınız. “Bu kadar büyük bir Hastane Yozgat için çok büyük” demiştiniz. “Buraya doktor gelmez” demiştiniz. “Hastaneyi yapan para kazanacak biz soyulacağız demiştiniz.” Tüm öngörülerinizle tam 12’ den vurdunuz diyecektim ama diyemeyeceğim. Hiçbir öngörünüz tutmadı, hiç ama hiç ileri görüşünüz yokmuş.
Monşer: Evet karşıydım değil toptan ve kökten o hastanelere karşıyım. O kadar büyük bir hastaneye ne gerek var. Kim bilir kimleri zengin ettiler. Ayrıca ben Yozgat’a yapılan havaalanına da karşıyım, il merkezinden geçmediği için hızlı trene de karşıyım. Var mı başka bir konu varsa da yoksa da onlara da karşıyım.
Odgurmuş: Biliyoruz, biliyoruz siz her şeye karşısınız, hatta kendi kendinize de karşısınız. Cumhuriyet eğitiminin ürünü olarak sizler ve tabii olarak her şeye karşısınız. Çünkü okullarda verilen dersler, öğretmenlerin verdiği dersler Türk milleti için iyi vatandaş yetiştirmek yerine batıya hayran, sol yazarlara hayran ve her şeye muhalif insanlar meydana getirdiler. İşte siz de onlardan birisiniz.
Monşer: Sözümü kesmeyin. Hastane konusuna geri dönecek olursak: O bizim tarihi hastanemizi neden yıktılar, kime rant kazandırmak için o binayı yıktılar. Ben o hastaneye aşk derecesinde bağlı bir insanım. Tabi siz bunu anlamakta zorluk çekersiniz. Hatta anlayamazsınız.
Bir kere o hastane tarihi bir yapıydı. Tarihi yıktılar.
O eski hastane dostluğun, kardeşliğin birlik ve beraberliğin sembolüydü ne yaptılar? Yıktılar.
O hastanenin çorap kokuları birbirine karışan 8-10 kişilik koğuşlarında dostluk ve arkadaşlıklar pekiştiriliyor, orada ahbaplıklar gelişiyordu. Bu hastane koğuşlarındaki arkadaşlığın yeryüzünde başka bir yerde kurulması imkansızdır. Peki ne yaptılar o koğuş hayallerimizi? Yıktılar.
Odgurmuş: Yahu ne hastaneymiş. “Kör ölür badem gözlü olur, kel ölür ibrişim saçlı olur” atasözündeki gibi neymiş bu hastane aşkınız. O bina artık çok eskide kaldı. Dar koridorlar, yine dar koğuşlar, doğru dürüş tekli bir oda bile yoktu. Her tür hasta aynı koğuşta kalıyordu. Belki hasta refakatçileri orada bir dedikodu imkânı buluyor olmuş olabilirler. Fakat hastalara sormak lazım o kalabalıkta dırdır ortamından memnunlar mıydı?
Monşer: Ben onu bunu anlamam bu yeni yapılan hastanede “Hastane arkadaşlığı” asla gelişmez ve oluşmaz. Orada ne dostluk var? ne ahbaplık var. Koca koca odalar, geniş geniş koridorlar. Hastanenin bir ucundan diğer ucuna ses yetişmiyor. Bir uçtan bir uca gitmek için insanın dizlerinde derman kalmıyor. Böyle hastane mi olur. Hem doktorlar da yetersiz.
Ben o eski hastane arkadaşlığımı istiyorum. Yeni yapılan şehir hastanesine de gitmiyorum. Gitmem de. Ben eski hastanemi istiyorum.
İstiyorum anladınız mı?
Odgurmuş: Tabi bu durumda siz hastalandığınızda oraya gitmeyince, haliyle kocakarı ilaçları ile kendinizi tedavi edersiniz artık. Böyle her şeye her duruma ve her kuruma karşı olmakla bir yere varılmaz. Aklınızı başınıza alınız.