Ünlü gazeteci Can Tanrıyar, Uçankuş televizyon kanalının sahibi olarak tanınırken, Aralık 2023'te başlayan hukuki süreç sonucunda hapse girmiştir. Bu gelişme, medya camiasında büyük yankı uyandırdı ve kamuoyunun yoğun ilgisini çekti. Tanrıyar, "kişisel verileri ele geçirme veya yayma" ile "yağmaya teşebbüs" suçlamalarıyla yargılanmış, mahkeme tarafından suçlu bulunarak cezaevine gönderilmiştir. Olayın detayları, gizlilik ihlalleri ve maddi çıkar odaklı eylemleri merkeze almaktadır.
Can Tanrıyar'ın hapis sürecine yol açan temel nedenler, izinsiz kişisel veri erişimi ve bu verilerin yayılmasına dayanır. Suçlamalar, bireylerin mahremiyet haklarını hiçe sayan sistematik bir yaklaşımı işaret eder. Yağmaya teşebbüs iddiası ise, elde edilen veriler üzerinden şantaj veya maddi kazanç sağlama girişimini kapsar. Aralık 2023'te patlak veren skandal, Tanrıyar'ın kanalında yayınlanan içerikler üzerinden delillendirilmiştir. Bu suçlamalar, hem hukuki hem de etik açıdan ciddi sonuçlar doğurmuş, Tanrıyar'ın kariyerini derinden sarsmıştır.
Medya Skandalının Perde Arkası Ortaya Çıktı
Olayın kökeni, Tanrıyar'ın yönettiği Uçankuş kanalında yayınlanan tartışmalı programlara uzanır. Aralık 2023 haberlerine göre, kanal çalışanları tarafından toplanan kişisel veriler –telefon kayıtları, özel mesajlar ve konum bilgileri– izinsiz olarak elde edilmiş ve reyting amacıyla ekrana taşınmıştır. Savcılık soruşturması, Tanrıyar'ın bu verileri bizzat talimatlandırdığını ortaya koyan e-posta yazışmalarını delil olarak sunmuştur. Ünlü isimlerin mağduriyeti, skandalı ulusal çapta bir krize dönüştürmüştür. Tanık ifadeleri, verilerin karanlık ağ üzerinden satın alındığını ve Tanrıyar'ın ekibinin bunları manipüle ettiğini doğrulamıştır. Bu perde arkası detaylar, basit bir ihlalden öte organize bir yapıya işaret eder.
Mahkeme Salonunda Gerilimli Anlar Yaşandı
Yargılama süreci, Aralık 2023'te İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde yoğun tempoda ilerlemiştir. Savcı, 15'ten fazla tanığın ifadesini ve dijital delilleri mahkemeye sunarken, Tanrıyar'ın avukatları beraat talebinde bulunmuştur. Ancak mahkeme heyeti, verilerin yayılmasıyla 500'den fazla kişiye zarar verildiğini kanıtlayan raporlara dayanarak suçlu kararını vermiştir. Duruşmalarda yaşanan gerilim, Tanrıyar'ın "basın özgürlüğü" savunmasıyla zirveye ulaşmış, ancak hakim bu argümanı "suçun gizlendiği bir kılıf" olarak nitelendirmiştir. Ceza miktarı, 5 yıl hapis olarak belirlenmiş olup, Tanrıyar Silivri Cezaevi'ne nakledilmiştir.