Canım Ertuğrul

Abone Ol

İlk defa bir köşe yazısı yazarken zorlanıyorum elim titriyor cümlelerim eksik kelimelerim manasız kalıyor icim çok acıyor..geçen perşembe günü kaybettik Ertuğrul’u 25 yasinda kara yağız delikanlımızı çocukluğunu bildiğim masanın altına saklanan gel çikolata vereceğim deyince masanın altından çıkan bazen masanın altında uyuyan Ertuğrul ‘u..şaka gibi hala inanamıyorum.. tedavi görüyordu ve güzel haberlerini bekliyordum güçlüdür yenip gelir bu hastalığı diyordum ama olmadı bedeni dayanamadı kendi dayanırdı da bedeni yapamadı mücadele edemedi daha fazla çok yorulmuştu çünkü..çok acı çekiyordu yanında yatan annesini uyandırmaya kıyamayıp o büyük ağrılarına dayanmaya çalışıyordu halası kuzenleri görüntülü arayınca sırf merak edip üzülmesinler diye hiç hali olmadığı halde telefonunu açıp yüzüne o güzel gülümsemesini yerleştirip ağrısını acısını saklayıp iyiyim diyordu ama hiç iyi değildi o halde bile sevdiklerini düşünüyordu..daha 25 yasindaki bir insan nasıl bu kadar ince düşünür nasıl bencilliğinden sıyrılırda herkesi sarar sarmalar..dünya iyisiydi Ertuğrul isminin anlamı gibi yiğit dürüst doğruyu temsil eden doğrudan şaşmayandı şefkatli merhametli saygılı sevgi dolu yardım sever utangaç büyükle büyük küçükle küçük olurdu babaannesi Ertuğrul apartmanda fare var gel öldür diye çağırınca fare öldürülür mü oda bir canlı deyip süpürgeyle sokağa bırakan,torpille işe girmeyi reddedip ben kimsenin hakkını yiyemem diyecek kadar yürekli bambaşka bir çocuktu..o kadar insancıldı ki eli kanda olsa tanısın tanımasın yardıma koşar cebindeki parayı sırtındaki montunu elindeki ekmeği bölüşürdü.. insanların derdiyle dertlenir mutluluğu ile mutlu olurdu gülünce gözlerinin içi gülerdi çok yakışıklıydı yüzü kadar kalbi tertemizdi o kadar olgundu ki konuşmasına saygısına sevgisine hayran olurduk.. dedikoduyu asla sevmez yapan olursa kızardı size ne insanın giyinişinden özel hayatından derdi hayat doluydu güvenilirdi çok sevilirdi cenazesi doldu taştı yeri bende çok başkaydı o kadar güzel yetiştirilmiştiki Yenice ailesinin ilk göz agrisiydi hiç şımarmadı hiç kendini bozmadı kişiliğinin karakterinin üstüne ekleye ekleye kocaman bir adam oldu oturup konuşsanız karşınızda 50 yasinda biri var sanarsınız girdiği ortama neşe saçar herkesi güldürürdü kimseyi kırmaz incitmezdi o kadar naif o kadar kibardı sayfalarca yazabilirim ama onu anlatmaya cümleler yetmiyor bir sehri yasa boğdu tanıyan tanımayan herkes çok üzüldü umutlarimizi aldı gitti Ah be Ertuğrul yapacağın o kadar çok şey vardı ki çok erken değil miydi..böyle gitmek olur mu böyle veda olur mu neyin acelesi bu..bütün dualar sana bütün helallikler sana bütün güzellikler sana..sen bu dünyaya çok fazlaydın sende gidince çok eksildik gibi..tadı tuzu kalmadı gibi..dünyadan cennete senin gibi bir melek gidince dünya daha kötü olacak gibi.. sanki bu dünya senin gibi iyi insanlar için dönüyor gibi..sanki hersey durdu gibi bütün güzellikler iyilikler seninle gitti gibi..yerin cennetin en güzel köşesidir biliyorum ..senin cenazen değilde başka bir cenazeye gelmiş gibi hissediyorum o kapıdan gireceksin hal hatır sormadan gecmeyeksin gibi.. ben seni hiç unutmayacağım adını yasatmak icin çalışacağım sende bunu isterdin böyle olsun isterdin biliyorum iz bıraktığın hayatlar vardır ama bende un pazarına senin adını vermek için uğraşacağım Ertuğrul Yenice caddesi Ertugrul Yenice Kütüphanesi keşke sende görseydin ama bir yerlerden mutlaka görüyorsundur Mahi ablama Fahri abime Güleser teyzeme Sibelime Mustafa abime Suna teyzeme tüm sevenlerine sabır diliyorum kabrin nur mekanın cennet olsun