Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 29 Aralık 2023 tarihli Cuma hutbesi yayımlanmıştır. Bu hutbe, Müslümanların hayatlarını bir muhasebe bilinciyle yaşamalarının önemine vurgu yaparak, özellikle yılın son günlerinde geçmişin değerlendirilmesi, geleceğe dair manevi hazırlık yapılması ve toplumsal birlik mesajı gibi konuları ele alıyor. Hutbenin ana teması, insanın her anını Allah’ın rızasına uygun şekilde değerlendirmesi gerektiği üzerine kurulu. Müslümanların ömür defterlerini sevaplar, günahlar, iyilikler ve kötülüklerle doldurdukları bir süreçte, Allah’ın her şeyi bildiğinin farkında olmaları gerektiği belirtiliyor. Ayrıca, toplumsal olaylara duyarlılık gösterilmesi ve kültürel değerlere bağlılık gibi mesajlar da hutbenin öne çıkan noktaları arasında yer alıyor.
Ömür Defterini Muhasebe ile Doldurmak
Hutbede, hayatın her anının bir imtihan olduğu ve bu imtihanın insanın kendi elleriyle yazdığı ömür defteriyle şekillendiği vurgulanıyor. Müslümanların, yaptıkları her eylemin, söyledikleri her sözün ve kalplerinden geçen her niyetin Allah tarafından bilindiği şuuruyla hareket etmeleri gerektiği ifade ediliyor. Bu bağlamda, muhasebe bilinci, kişinin kendisini sürekli gözden geçirmesi, niyetlerini ve davranışlarını Allah’ın rızasına uygun hale getirmesi anlamına geliyor. İnsan, her nimetin kıymetini bilerek şükretmeli, dilini ve kalbini temiz tutmalı, ellerini ve ayaklarını iyilik yolunda kullanmalıdır. Bu bilinç, Müslüman’ın Allah’ın her an yanında olduğunun farkında olmasını sağlayarak, onu kötülüklerden uzaklaştırır ve sevap kazanma yolunda teşvik eder. Hutbe, özellikle bu muhasebe sürecinin, kişinin hem dünya hem de ahiret hayatı için bir hazırlık olduğunu hatırlatıyor. Müslümanlar, her anlarının bir nimet olduğunu bilerek, bu nimetleri Allah’ın razı olacağı şekilde değerlendirmeye davet ediliyor.
Hutbede, muhasebe bilincinin sadece bireysel bir sorumluluk olmadığı, aynı zamanda toplumsal bir farkındalık gerektirdiği de vurgulanıyor. Müslümanların, çevrelerindeki insanlara karşı sorumluluklarını yerine getirmeleri, iyiliği yaymaları ve kötülüklerden sakınmaları gerektiği belirtiliyor. Bu süreçte, kişinin kendisiyle barışık olması, geçmişte yaptığı hatalardan ders çıkarması ve geleceğe dair umutla hareket etmesi gerektiği ifade ediliyor. Özellikle yılın son günlerinde, bu muhasebenin daha da anlam kazandığına dikkat çekiliyor. Müslümanlar, geçmiş bir yılın muhasebesini yaparak, yeni bir başlangıç için tövbe ve dua ile Allah’a yönelmeye teşvik ediliyor.
Birlik, Beraberlik ve Kültürel Değerlere Bağlılık
Hutbenin bir diğer önemli mesajı, toplumsal birlik ve beraberlik vurgusudur. Yakın zamanda yaşanan terör saldırısında hayatını kaybeden şehitlere rahmet, yaralılara acil şifa ve şehit ailelerine sabır dileniyor. Terörün ve şiddetin her türlüsüne karşı Müslümanların birlik içinde hareket etmesi gerektiği ifade ediliyor. Bu bağlamda, hutbe, toplumun her kesimini, farklılıkları bir kenara bırakarak ortak bir paydada buluşmaya çağırıyor. Terörün, insanlık dışı bir eylem olduğu ve İslam’ın barış dini olduğu hatırlatılarak, Müslümanların bu tür eylemlere karşı duruş sergilemesi gerektiği vurgulanıyor.
Ayrıca, hutbede, yılbaşı kutlamaları, Noel Baba figürleri ve çam ağacı süslemeleri gibi İslam dini ve Türk kültüründe yeri olmayan geleneklerden uzak durulması gerektiği konusunda bir uyarı yapılıyor. Müslümanların, kendi inanç ve kültürlerine uygun şekilde yaşamalarını sürdürmeleri, bu tür yabancı unsurlara karşı bilinçli olmaları gerektiği belirtiliyor. Bu, sadece bireysel bir tercih değil, aynı zamanda toplumsal kimliğin korunması açısından da önem taşıyor. Müslümanların, kendi değerlerine sahip çıkarak, inançlarına uygun bir hayat tarzını benimsemeleri gerektiği mesajı, hutbenin ana bağlamını güçlendiren bir unsur olarak öne çıkıyor.
