Öztürk, toplumda sıkça unutulan engellilerin, 3 Aralık tarihinde devlet, siyaset ve basının gündemine geldiğini; ancak bu ilginin yalnızca bir gün sürdüğünü belirterek, “Peki ya sonra?” diyerek eleştiride bulundu.

Hiç kimsenin engelli doğmak ya da sonradan engelli olmak istemeyeceğini ifade eden Öztürk, toplumda empati eksikliğine dikkat çekti: “Sağlıklıyken empati yap ki; bir gün engelli olursan, bugün yaşattığın sorunlarla karşılaşma.”

Ankara'nın gözde okulu galibiyetle döndü
Ankara'nın gözde okulu galibiyetle döndü
İçeriği Görüntüle

“Asıl Önemli Konu: Engelin Mi Güçlü, Sen Mi?”

Her engellinin kendi engelinin en zor engel olduğunu düşündüğünü söyleyen Öztürk, esas meselenin bireyin engelden daha güçlü olup olmadığı olduğunu vurguladı.

Öztürk’e göre hastalık ve engellerle başa çıkmanın yarısı tıbbi süreçken, diğer yarısı kişinin hayata bakışı, kendine güveni ve inancıyla şekilleniyor: “Sahip olunamayanlara değil, sahip olduklarımızla neler yapabileceğimize odaklanmalıyız.”

Keşkelerle Yaşamak Engelleri Büyütür

Engellilerin yalnız kaldıklarında sık sık kendi kendileriyle hesaplaştığını dile getiren Öztürk, “Keşkelerle yaşamak insanı köreltir, izole eder. Önemli olan sahip olduklarımızla ne yapabildiğimizdir” ifadelerini kullandı.

Engellerine rağmen başarılarıyla dünyaya örnek olan birçok isimden örnek vererek, cesaretin engelleri aşmadaki rolüne dikkat çekti.

Tarihten Bugüne Başarılı Engellilerden Örnekler

Öztürk, engellerine rağmen tarihte iz bırakan isimleri şöyle sıraladı: Timurlenk: Kolu ve bacağı aksamasına rağmen büyük bir devlet adamı, Franklin Roosevelt: Çocuk felciyle mücadele eden ABD Başkanı, Stephen Hawking: ALS hastalığına karşın dünyaya yön veren fizikçi, Beethoven: İşitme kaybına rağmen eserleriyle ölümsüzleşen müzisyen, Thomas Edison: İşitme engelli mucit, Julius Caesar: Epilepsi hastası lider, Bugün ise paralimpik sporculardan sanatçılara kadar birçok engelli bireyin uluslararası alanda başarılar elde ettiği vurgulandı.

Epilepsi ve Yaşam Platformu Kurucusu ve Başkanı Ebru Öztürk 1

Ben Bir Mucizeymişim

Ebru Öztürk, epilepsi nedeniyle 3,5 yıl evden tek başına çıkamadığını, günde 11’e kadar çıkan nöbetler yaşadığını ve hatta haftalarca yatalak kaldığını belirterek, doktorların “Bu nöbetleri geçirenlerin yüzde 90’ı hayatını kaybediyor” dediğini aktardı.

Tüm zorluklara rağmen Türkiye’nin tek epilepsi temalı ulusal STK’sını kurarak binlerce epilepsi hastasına destek olduğunu ifade etti.

Bu başarının formülünü ise şöyle açıkladı: “Yapacağım, yapabilirim” diyebilmek, Aile desteği, Engelden güçlü bir irade ve Engellenmeyen, dışlanmayan bir sosyal çevre

“Şehirler Engellilere Göre Planlanmalı”

Öztürk, Türkiye genelindeki yöneticilere seslenerek ortak kullanım alanlarının engellilere uygun hâle getirilmesi gerektiğini vurguladı: Otogar, gar, metro ve toplu ulaşım alanlarının düzenlenmesi, Giriş kapıları ve asansörlerin erişilebilir hâle getirilmesi, Sarı işaretleme yollarının yaygınlaştırılması, Kalabalık iş yerlerinde ilk yardım ve epilepsi müdahalesi bilen personel bulundurulması, Toplu konuşmalarda mutlaka işaret dili desteği sağlanması

Engelliler Sadece Bir Gün Değil, Her Gün Hatırlanmalı

Öztürk, engellilerin yaşamlarını kolaylaştıracak adımların yalnızca özel günlerde değil, her gün atılması gerektiğini söyleyerek açıklamasını şu sözlerle noktaladı: “Karşına çıkan engellere korkuyla değil cesaretle yaklaşırsan kazanan Sen olursun. Dünya Engelliler Günü, farkındalığın gerçek hayata yansıdığı gün olsun.”

Muhabir: Haber Merkezi