Yozgat'ın Yenifakılı ilçesine bağlı Sorsavuş (bugünün adıyla Yiğitler) köyünde doğan Akar, çocukluk yıllarında bu köyde ilkokulu tamamladı. Eğitim hayatının devamı için Eskişehir'e adım atan genç Akar, burada Devlet Demir Yolları Lisesi'nde ortaokul ve lise eğitimini başarıyla tamamladı. Ancak onun asıl başarısı, lise yıllarında hız kazanan güreş kariyerinde yaşandı.

Lise yıllarında güreşe olan ilgisi artan Nasuh Akar, bu spor dalında kısa sürede büyük başarılara imza attı. Öyle ki, 1946'da Stockholm'da ve 1949'da İstanbul'da gerçekleşen Avrupa Şampiyonaları'nda, 1948 Londra Olimpiyatları'nda ve 1951 Helsinki Dünya Şampiyonası'nda ülkemizi temsil etme şerefine erişti.

Türkiye'ye kazandırdığı altın madalyadır. Bu başarıyla Türk güreş tarihine adını altın harflerle yazdıran Akar, serbest güreş stilinde kilosunda Türkiye'ye altın madalya kazandıran ilk sporcumuz oldu.

Güreş kariyerinin ardından sahaları bırakmayan Akar, antrenörlük yaparak Türk Millî Takımı'nı çalıştırdı. Tecrübesi ve bilgisiyle genç nesillere yön veren Akar, Türk güreşine antrenör olarak da büyük katkılarda bulundu.

Ancak 1984 yılında, spora verdiği emeklerin arasında, hayata veda etti. Türk spor tarihinin bu önemli isminin anısını yaşatmak adına, Ankara'nın Çankaya ilçesinde bir mahalleye ve Eskişehir'de bir antrenman tesisine onun adı verildi. Bu adlandırmalarla Nasuh Akar'ın anısı, gelecek nesillere de ışık tutmaya devam ediyor.

Bugün, Türk spor tarihindeki bu efsane ismi hatırlatmak ve genç nesillere ilham kaynağı olmasını umuyoruz. Nasuh Akar, azmi, kararlılığı ve başarılarıyla daima hatırlanacak bir sporcu ve öğretmen olarak tarihteki yerini almıştır.

Muhabir: Haber Merkezi