Bolu’nun yemyeşil ormanlarının kucağında, manevi bir sığınak olarak yükselen Tokadi Hayreddin Hazretleri Türbesi, her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor. Şehir merkezine 13 kilometre uzaklıkta, doğanın huzurlu atmosferiyle çevrili bu kutsal mekan, Halvetiyye tarikatının önemli isimlerinden Hayreddin-i Tokadi ve müritlerinin mezarlarına ev sahipliği yapıyor. Hicri 937 yılında (Miladi 1535) vefat eden Tokadi Hayreddin Hazretleri’nin türbesi, sadece bir ibadet ve dua merkezi değil, aynı zamanda Osmanlı’dan günümüze uzanan misafirperverlik geleneğinin de bir sembolü. Türbenin yanında bulunan aşevi, hayırseverlerin katkılarıyla ziyaretçilere ücretsiz yemek ikram ediyor. Bölgede devam eden cami inşaatı tamamlandığında, mevcut mescit kütüphaneye dönüştürülerek bu manevi merkezin işlevselliği daha da artacak.
Türbe, Türkiye’de eşine az rastlanır bir yapıya sahip. Hem manevi hem de sosyal bir merkez olarak faaliyet gösteren bu alan, ziyaretçilere yalnızca dua etme imkanı sunmuyor, aynı zamanda sıcak bir yemekle gönülleri ısıtıyor. Bolu’nun doğal güzellikleriyle çevrili bu mekan, asırlık bir mirası günümüze taşıyarak bölgenin kültürel ve dini dokusunu koruyor.
Misafirperverlik Geleneği Aşeviyle Sürüyor
Tokadi Hayreddin Sürmeli Muhiddin ve Ahmed Bolevi Tasavvuf Yolu Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Durmaz, türbenin yanındaki aşevinde 12 yıldır kesintisiz bir şekilde ücretsiz yemek dağıtıldığını belirtiyor. Osmanlı döneminden bu yana misafirperverliğiyle tanınan bu mekan, tamamen vatandaşların bağışlarıyla ayakta kalıyor. Aşevinde sunulan yemekler, ziyaretçilere sadece fiziksel bir rahatlama değil, aynı zamanda manevi bir huzur da sağlıyor. Durmaz, “Bu gelenek, Hayreddin-i Tokadi Hazretleri’nin misafirperverlik anlayışını yaşatıyor. Buraya gelen herkes, hem dua ediyor hem de bu sıcak ortamda bir araya geliyor” diyor.
Aşevinin faaliyetleri, türbenin yalnızca bir ibadet yeri olmadığını, aynı zamanda bir dayanışma merkezi olduğunu gösteriyor. Ziyaretçiler, yemek ikramıyla karşılanırken, hayırseverlerin desteğiyle bu gelenek asırlardır kesintisiz sürüyor. Türbenin bu özelliği, Bolu’nun manevi ve sosyal hayatında önemli bir yer tutmasını sağlıyor.
Ziyaretçilerin Manevi Yolculuğu
Türbe, Türkiye’nin dört bir yanından ve yurtdışından gelen ziyaretçileri ağırlıyor. Sivas’tan Bolu’ya gelen Halil İbrahim Taştan, türbeyi ilk kez ziyaret etmenin heyecanını yaşadığını ifade ediyor: “Buraya geldiğimde içimde tarifsiz bir huzur hissettim. Bu mekan, sadece bir türbe değil, aynı zamanda bir manevi sığınak.” İngiltere’den Türkiye’ye gelen Muammer Bozkurt ise türbenin atmosferinden etkilendiğini belirterek, “Burada dua etmek, insana hem dinginlik hem de güç veriyor. Bolu’ya her geldiğimde mutlaka uğrarım” diyor.
Hayreddin-i Tokadi Hazretleri’nin hayatı da ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Balay’dan edinilen bilgilere göre, Tokadi Hazretleri, Bursa’da eğitim verdikten sonra Bolu’ya gelerek burada uzlete çekilmiş. Öğrenci yetiştiren ve İslam’a adanmış bir ömür süren bu alim, Halvetiyye tarikatının önemli temsilcilerinden biri olarak biliniyor. Türbenin çevresindeki doğal güzellikler, ziyaretçilerin manevi yolculuğunu tamamlayan bir unsur olarak öne çıkıyor.
Tokadi Hayreddin Sürmeli Muhiddin ve Ahmed Bolevi Tasavvuf Yolu Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Durmaz, türbenin yanındaki aşevinde 12 yıldır vatandaşlara ücretsiz yemek ikramı yapıldığını söylüyor. Durmaz, bu mekanın Osmanlı döneminden bu yana misafirperverliğiyle bilindiğini ve yalnızca vatandaşların yardımlarıyla ayakta kaldığını ifade ediyor.
