Dermatoloji Uzmanı Asiye Yıldız'ın açıklamalarına göre, son zamanlarda uyuz vakalarında önemli bir artış yaşanıyor. Türkiye ve dünya genelinde son 5-6 yılda bu hastalıkta bir artış gözlemleniyor. Özellikle, 2014-2015 yıllarına kadar haftada sadece birkaç uyuz hastası başvururken, son 6-8 ayda poliklinik hastalarının yaklaşık %30'u bu vakaları oluşturmuş durumda.
Uyuz Nedir, Nasıl Bulaşır?
Uyuz, 'sarkoptes scabi' adlı bir parazit nedeniyle oluşan bir cilt hastalığıdır. Bu parazit, deri ile deri teması yoluyla bulaşır ve deride tünel kazarak ilerler. Yumurtalarını bırakır ve ciddi kaşıntılara neden olur. Parazit, deri artıkları ve kan ile beslenir. Uyuz, genellikle geceleyin ve sıcak ortamlarda daha belirgin kaşıntılara neden olur. Hastalığın belirtileri arasında el bileklerinde, göbek çevresinde, kadınlarda göğüs uçlarında ve erkeklerde genital bölgede kaşıntı bulunur. Bebeklerde ve küçük çocuklarda ise avuç içleri, ayak tabanları, saçlı deri ve yüzde uyuz lezyonları görülebilir.
Uzmanlar, uyuz vakalarının artışıyla birlikte, klasik tedavilere dirençli vakalarda da belirgin bir artış olduğunu belirtiyorlar. Bu durum, dermatoloji alanında önemli bir sağlık sorunu olarak dikkat çekiyor ve uyuzun ciddiye alınması gerektiğini gösteriyor.
2024 Yılında Uyuz Vakaları Artışa Geçebilir
2023 yılının son günlerinde, yani 30 Aralık itibarıyla bakıldığında, uyuz vakalarındaki bu yükseliş trendinin 2024 yılında da devam etmesi muhtemel görünüyor. Özellikle Türkiye'de, deprem sonrası çadır kentler gibi kalabalık yaşam alanlarında enfeksiyon riskinin artmasıyla birlikte, vakalarda %300'e varan artışlar yaşanabileceği öngörülüyor. Dünya genelinde ise, yüksek gelirli ülkelerde bile scabies vakalarının yeniden yükselişe geçmesi, küresel bir tehdit oluşturabilir; örneğin İtalya gibi ülkelerde 2020-2022 arasında belirgin artışlar rapor edilmiş ve bu eğilim 2024'te de sürebilir. Dirençli vakaların çoğalmasıyla, geleneksel permetrin gibi tedavilere yanıt vermeyen durumlar artabilir, bu da yeni tedavi yaklaşımlarını zorunlu kılabilir. Dikkat edilmesi gereken noktalar arasında, aile içi bulaşın önlenmesi için tüm ev halkının eş zamanlı tedavisi, hijyen kurallarına sıkı uyum (örneğin kıyafetlerin yüksek ısıda yıkanması) ve erken teşhis için kaşıntı belirtilerinde hemen doktora başvurmak yer alıyor. Ayrıca, alışveriş merkezleri gibi kalabalık ortamlarda temas riskine karşı kişisel mesafe ve hijyen önlemleri artırılmalı, zira hayvanlardan değil, insan temasından kaynaklanan bulaşın önlenmesi kritik önem taşıyor. Bu gelişmeler, uyuzun sadece bireysel değil, toplumsal bir sağlık sorunu olduğunu bir kez daha vurgulamakta.





