Sosyal medyada anonim bir kullanıcı tarafından paylaşılan gelir-gider tablosu, memur maaşları üzerinden başlayan yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi. Kamu çalışanı olduğunu belirten kişi, eşiyle birlikte toplam 110 bin TL gelirle yaşadıklarını ve her ay 25 bin TL'lik birikim yaptıklarını açıkladı. Bu paylaşım kısa sürede gündeme oturdu, kimileri takdir etti, kimileri ise "bu kadar maaş memura verilir mi?" diye sordu.
Paylaşıma göre çiftin gelir dağılımı şu şekilde:
Kira: 15.000 TL
Araç kredisi: 25.000 TL
Gıda: 10.000 TL
Ulaşım ve akaryakıt: 5.000 TL
Çocuk masrafları (okul, bakım): 5.000 TL
Sosyal hayat (yeme-içme, etkinlikler): 5.000 TL
Altın birikimi: 25.000 TL
"25 Bin TL'yi Her Ay Altına Çeviriyoruz"
Kamu çalışanı, “Enflasyonist ortamda paramızı nakitte tutmak istemiyoruz. Her ay 25 bin TL’yi altına çeviriyoruz. Bu, geleceğimizi garanti altına almak için aldığımız bir önlem” ifadelerini kullandı. Bunun yanı sıra her ay 25 bin TL'lik araç kredisi ödediklerini ve toplamda gelirlerinin %45'inin bu iki kalemde harcandığını dile getirdi.
Ancak bu noktada sosyal medyada çok sayıda kullanıcı bu verileri “gerçek dışı” buldu. Bazıları bu maaş seviyesinin yalnızca yüksek dereceli bürokratlarda görülebileceğini belirtirken, bazıları da çiftin “ek gelir” kaynakları olduğunu savundu. Ayrıca “bu paylaşım algı çalışması olabilir” diyen yorumlar da yapıldı.
"Gerçek Mi, Gösteriş Mi?" Tartışması Büyüyor
X (eski adıyla Twitter), Reddit ve Instagram'da çok sayıda kullanıcı paylaşımla ilgili görüş bildirdi. Bazı tepkiler şu şekildeydi:
“Ben de memurum ama ay sonunu zor getiriyorum. Bu neyin hesabı?”
“Eğer gerçekse, birikim konusunda iyi bir örnek.”
“Bir yandan 25 bin TL kredi ödeyip bir yandan 25 bin TL biriktiriyorsan burada bir denge sorunu vardır.”
“Ya gerçek dışı ya da ek gelir kaynakları var. Maaşla bu mümkün değil.”
Ekonomi yorumcuları ise bu tarz bireysel tabloların genellenemeyeceğini, çünkü yaşam tarzı, şehir farkı ve aile düzeninin büyük rol oynadığını belirtiyor. Ancak dikkat çeken nokta, memur maaşlarına dair toplumsal algının ne kadar farklı ve bölünmüş olduğunun da bu olayla bir kez daha görünür hale gelmesi.