Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kabine toplantısı yapıyor.
Görüntü, Sayın Cumhurbaşkanının sağında Yozgatlı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, solunda Yozgatlı Adalet Bakanı Bekir Bozdağ.
Haberler kabine toplantısını verirken 13 yaşındaki oğlum işaret ediyor, “Baba bak, Cumhurbaşkanı yanında iki Yozgatlı…”
Sanırım yıllarca görmek isteyip de göremediğimiz ya da bir şekilde görmediğimiz büyük resmi işaret etti bizim paşa.
O büyük resimde ne var, Yozgat!
Yozgat da ne var!
Sen, ben, herkes…
Siyasi parti farkı gözetmeksizin, ayrılıkların Yozgat adında bertaraf edildiği bir büyük resimden bahsediyorum.
Birkaç gündür siyasi gelişmeler üzerine konuşuyoruz.
Neden?
O gelişmelerin merkezinde Yozgat ve Yozgatlı var!
Türkiye’yi konuşan bir resimde büyük manzaranın Yozgat’tan ibaret olması kime ne ifade ediyor?
Olsa ne olur olmasa ne olur mu diyenlerden olacağız,
Oğlumu, kızımı işe mi aldı ki diyeceğiz,
Daire Başkanı, İl Müdürü, Şef atamamız mı oldu ki diyeceğiz,
Bizim köyün sokak lambasını mı yaktı diyeceğiz.
Diyeceklerimiz, küçük beklentilerimiz, “Büyük Yozgat” resmini görmeyi engelleyecek mi?
Aslında dönüp dolaşıp aynı konuyu konuşuyoruz.
Yozgat çatısı altında bir araya gelebilme düsturu.
Tıpkı Karadenizliler, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’lu vatandaşlarımızda olduğu gibi.
İnsanın olduğu yerde iç çekişme, rekabet, sen-ben davası elbette ki bitmeyecek.
En azından bir gayret, bir niyet gerekmez mi?
Büyük resmi artık ekranlarda daha net görürken, büyük resim yokmuş gibi davranmak kime ne getirir.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay’la başlayıp, giden silsilede ciddi birliktelikler oluşturulabilir.
Yozgat adına kurulacak birliktelikler, yaşadığımız topraklara, toprakların ötesindeki gönlü gurbet yükle hemşerilerimize, çocuklarımıza, torunlarımıza ve dahi ecdadımıza fayda getirecektir.
Dün, meslektaşım Orhan Kalabalık, ‘Yusuf Başer’le ilgili çok anlamlı bir yazı kaleme almış.
Baktığımızda aslında hepimizin ortak paydası Yozgat. Yozgat adına mücadele ediyoruz.
Kanalları birleştirmediğimiz, yolu tek, istikameti de Yozgat genelinde yaptığımız da emin olun özel beklentiler de zamanla neticeye kavuşacaktır, genel beklentiler de.
Tüm mesele, tıpkı Sayın Cumhurbaşkanının kabine toplantısında olduğu gibi bir masanın etrafında bir araya gelebilmek.
Zor mu, zor muyuz, asla ve kata…