Karabağ’da ateşkes sonrasında ne olacak?

Abone Ol

Dağlık Karabağ meselesi sebebiyle 7 Eylül’de Azerbaycan ve Ermenistan arasında başlayan savaş 11 Kasım tarihinde imzalanan ateşkes anlaşması ile son bulmuş oldu. Bu ateşkes anlaşmasının maddelerine geçmeden evvel askeri açıdan Azerbaycan ordusunun Ermeni güçlerine karşı sahada büyük bir başarı elde ettiğini belirtmeliyiz. Askeri alanda kazanılan bu zafer Azerbaycan açısından diplomatik açıdan da önemli kazanımlar elde edilmesini sağlamış oldu. Ateşkes anlaşması sonrasında Ermeni güçlerince 1992 savaşı sonrasında işgal edilen 7 adet bölgenin Azerbaycan’a iade edileceğinin kesinleşmesi sonrasında Azerbaycan işgal altındaki topraklarını yeniden kazanmış oldu. Rus barış gücünün sınır hattına yerleşmesi sonrasında bundan sonraki süreçte Karabağ’daki statükonun Ruslar tarafından korunacağı net bir biçimde ortaya çıktı. Ermenistan başbakanı Paşinyan kendisi ve hükümeti açısından kabul edilmesi zor olan ateşkes anlaşmasını imzalayarak Ermeni güçlerinin tamamen yok olmasının önüne geçmiş oldu. Laçin koridorunun ve sınır hattının Rus kontrolüne girmesi Rusya’nın yeniden askeri bir güç olarak bölgeye dönmesi anlamına gelmektedir. Kanaatimce Ermenistan ve Azerbaycan arasında kesin bir barış anlaşması imzalanmadan Rusların bölgeden ayrılması hayli uzak bir ihtimal olarak kalacaktır. Zira Rusya bölgeyi zaten kendi arka bahçesi olarak görmekte ve buna göre politika geliştirmeye devam etmektedir. Ateşkes anlaşmasının bir diğer önemli sonucu Nahçivan Özer bölgesi ile Azerbaycan arasında karayolu ağının inşa edilmesi yoluyla bağlantı sağlanmasının önünün açılmasıdır. Bu yol üzerinden sivil araçlar ve yük kamyonları gidebilecek ve bu yolun güvenliğini Rus barış gücü sağlayacaktır. Ateşkes anlaşmasının sonuçlarına genel olarak baktığımızda şu sonuçlara ulaşabiliriz:1) Rusya çok önceden hazırlamış olduğu belli olan bir ateşkes anlaşmasını taraflara imzalatarak bölgesel oyun kurucunun kendisi olduğunu bir kez daha göstermiştir. 2) Azerbaycan Türkiye’nin de verdiği destekle işgal altındaki topraklarını kurtarmış ve bu açıdan hedeflediği noktaya ulaşmıştır. 3)Ermenistan çok daha ağır bir askeri hezimetten kıl payı kurtulmuş fakat bununla birlikte Karabağ meselesinin bundan sonraki sürecinde diplomasi dışında her hangi bir seçeneğin olmadığı Ermenistan tarafından görülmüştür. Dağlık Karabağ meselesinin ateşkesle neticelenmesi sonrasında Türkiye – Ermenistan ilişkisinin yeniden başlaması adına yeni bir fırsat doğmuştur. Türkiye Karabağ meselesi noktasında Azerbaycan’a verdiği sözü tutmuş ve Azerbaycan’ın her açıdan yanında olduğunu göstermiştir. Bu açıdan çok derin ekonomik sorunlar yaşayan Ermenistan ile diplomatik ilişkilerin yeniden kurulması iki ülke açısından da bölge açısın da son derece önemli gelişmeler doğurabilir. Ermenistan- Türkiye ilişkilerinin yeniden başlaması ve sınırların açılması gibi önemli hamleler bölgeyi rahatlatabileceği gibi Türkiye’nin bölgesel itibarını da arttıracaktır. Türkiye- Azerbaycan ilişkileri bundan sonraki süreçte eskisinden çok daha güçlü bir biçimde devam edecek Azerbaycan’ın Karabağ noktasında kazandığı zafer ilerleyen süreçte Azerbaycan’ın var olan potansiyelini askeri alan dışında kullanabilmesinin de önünü açabilecektir. 1992 yılı sonrasında memleketlerini terk etmek zorunda kalan Azerbaycanlı yurttaşların memleketlerine dönebilecek olmaları kanaatimce imzalanan bu ateşkesin en güzel tarafı olsa gerek. Son söz olarak en büyük temennim bundan sonraki süreçte bir daha Karabağ meselesi adına savaş olmaması ve kan akmamasıdır. Çünkü savaş savaşan her iki tarafta da ağır maddi ve manevi kayıplar ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Savaşın yerine Kafkaslarda her daim barışın sürmesi adına tüm bölgesel güçlerin işbirliğinin bir kez daha önemli olduğunu vurgulayarak sözlerimi nihayete erdiriyorum.