Kene ısırmasıyla bulaşan ve ölümle sonuçlanabilen bu hastalığa karşı uzmanlar vatandaşları uyarıyor. Medicana Sivas Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Bakır, KKKA virüsüyle ilgili önemli bilgiler verdi.
“Kanama ile Seyreden Bir Hastalık”
KKKA’nın 2001 yılından itibaren Türkiye’de görülmeye başlandığını belirten Prof. Dr. Bakır, hastalığın genellikle mart ve nisan aylarında başlayıp ağustos-eylül aylarında sona erdiğini, ancak bazı vakalarda yıl boyunca görülebildiğini ifade etti.
Bakır, "Bu hastalık, kanama ile seyreden bir enfeksiyon. Kene, kan emerek yaşayan bir canlı olduğu için insanla temas ettiğinde virüsü bulaştırabiliyor. Özellikle hayvanlardan kene temizleme sırasında, kenenin vücut sıvılarının deri ya da mukozaya temasıyla bulaş riski artıyor" dedi.
Kırsal Alandan Dönenlere Tarama Uyarısı
Kırsal alanlarda çalışan ya da zaman geçiren vatandaşların kişisel korunma önlemleri alması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Bakır, "Kene açıkta kalan alanlara tutunur. Bu yüzden kırsala gidenlerin uzun kollu giysiler giymesi, pantolon paçalarını çorap içine sokması ya da çizme kullanması önerilir. Ayrıca kırsal bölgeden döndükten sonra vücut kene açısından mutlaka kontrol edilmelidir" şeklinde konuştu.
Hangi Belirtiler KKKA’yı İşaret Edebilir?
Prof. Dr. Bakır, KKKA virüsünün ilk belirtilerinin genellikle halsizlik, kırgınlık ve ateş olduğunu belirtti. Bu belirtileri; baş, kas, bel ve karın ağrıları, bulantı ve ishal gibi şikayetler takip edebiliyor.
Bakır, "Her vakada kanama olmayabilir ancak bazı olgularda 3-5 gün içerisinde kanamalar görülebilir. Eğer kişi şüpheli bir kene teması yaşamışsa ve bu belirtileri gösteriyorsa, zaman kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurması hayati önem taşır" uyarısında bulundu.
Önlem Hayat Kurtarır
Uzmanlar, KKKA’dan korunmak için özellikle kırsal alanlarda bulunan vatandaşların bilinçli davranması gerektiğini vurgularken, riskli bölgelerde yaşayanların vücut kontrollerini ihmal etmemesi gerektiğini söylüyor. KKKA virüsü ile mücadelede erken tanı ve tedavi büyük önem taşıyor.
