Türk lirası mevduat hesapları ve para piyasası yatırım fonlarına uygulanan stopaj oranlarında artışa gidildi. Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren düzenlemeye göre, 6 aya kadar vadeli TL mevduatlarda stopaj oranı yüzde 15’ten yüzde 17,5’e yükseltilirken, 1 yıla kadar olan vadeli hesaplarda ise oran yüzde 12’den yüzde 15’e çıkarıldı. Yatırım fonlarında da benzer şekilde stopaj artışına gidildi. Bu yeni oranlar, 09 Temmuz 2025 tarihinden itibaren oluşturulan pozisyonlar için geçerli olacak.

Mevduat Stopaj Artışı

Asgari Ücrette Belirleyici Hafta: 2026 Zammı İçin Kritik Rakam Açıklanacak
Asgari Ücrette Belirleyici Hafta: 2026 Zammı İçin Kritik Rakam Açıklanacak
İçeriği Görüntüle

Söz konusu karar, finans çevrelerinde beklenmedik bir adım olarak değerlendirildi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın 24 Temmuz’da gerçekleştireceği Para Politikası Kurulu toplantısından faiz indirimi beklenirken, piyasalar stopaj oranlarında bir artış yönünde sinyal almamıştı. Hatta bazı piyasa yorumcuları, faiz indiriminin ara bir toplantı ile daha erken gelebileceği görüşündeydi. Ancak stopaj artışıyla birlikte bu beklentiler zayıfladı ve faiz indirimi ihtimali daha düşük seviyelere çekildi. Beklentiler artık 500 baz puan gibi yüksek indirimlerden ziyade, 200-300 baz puan aralığında sınırlı adımlar etrafında şekilleniyor.

Yeni oranlarla birlikte TL mevduat ve para piyasası fonlarında yatırım yapan bireylerin elde edeceği net getirilerde azalma meydana gelecek. Stopaj artışı, brüt faiz oranı sabit kalsa bile, yatırımcıların eline geçen net faiz gelirini düşürecek. Bu durum, yatırımcılar arasında yeni bir portföy değerlendirme sürecini başlatabilir. Ancak uzmanlar, bu stopaj artışının yalnızca bugünden itibaren alınacak pozisyonları kapsayacağını, daha önce oluşturulan mevduat ve fonların eski oranlarla vergilendirilmeye devam edeceğini vurguluyor.

Enflasyonla mücadelenin sürdüğü bir dönemde TL yatırım araçlarının cazibesini etkileyebilecek bu gelişme, dövize yönelim ihtimalini de gündeme getirdi. Ancak şu an için reel getirinin enflasyonun üzerinde olması, döviz talebinin sınırlı kalacağı beklentisini güçlendiriyor. Yine de, faiz indirimlerinin devam etmesi hâlinde TL’de reel getiri oranının düşeceği, bu durumun ise ilerleyen dönemlerde dövize yönelimi artırabileceği öngörülüyor.

Öte yandan, borsa yatırımcılarının nasıl etkileneceği de merak konusu. Daha önceki benzer düzenlemelerde, borsaya doğrudan bir para girişi gözlenmemişti. Stopaj artışının borsa üzerinde doğrudan bir etki oluşturması beklenmiyor. Aksine, faiz indirimi beklentisinin törpülenmesiyle birlikte Borsa İstanbul üzerinde sınırlı da olsa baskı oluşabileceği ifade ediliyor.

Son dönemde zaman zaman gündeme gelen borsa kazançlarının vergilendirilmesi konusu ise yatırımcılar açısından ayrıca endişe kaynağı. Piyasaların zayıf seyir izlediği bir ortamda bu konunun tekrar gündeme taşınmasının yatırımcı güveni açısından olumsuz etkiler yaratabileceği belirtiliyor. Mevcut vergi artışıyla birlikte yeni düzenlemelere dair beklenti oluşmasa da, yatırım ortamındaki belirsizliklerin artmaması adına bu başlık dikkatle izleniyor.

Muhabir: Haber Merkezi1