Bu süreçte açılan rüşdiye mektepleri, modern Osmanlı eğitiminin taşradaki ilk örneklerini oluşturdu. Bugünkü Yozgat ve Akdağmadeni ile Boğazlıyan’dan oluşan Bozok Sancağı, bu modern eğitim kurumlarının erken uygulandığı nadir bölgelerden biri oldu.
Ancak burada dikkat çekici olan yalnızca eğitim kurumlarının açılması değil, ilk rüşdiyenin neden özellikle Yozgat’ta açıldığıydı. Osmanlı arşiv kayıtlarında bu tercihin sebebi oldukça açık ve çarpıcı bir şekilde dile getiriliyordu: “Yozgat halkının çocuklarının şurada burada boş gezmeleri.”

Taşrada İlk Adım: Yozgat Rüşdiye Mektebi (1856)
Osmanlı Devleti, 1853 yılında taşrada rüşdiye mekteplerinin açılması yönünde karar aldı. Bu karar 1856 yılında uygulamaya konulduğunda, Ankara Vilayeti’ne bağlı bölgelerde açılacak ilk rüşdiyenin özellikle Yozgat’ta kurulması kararlaştırıldı. Gerekçe ise eğitimsiz kalan gençlerin sokakta amaçsızca dolaşmalarının önüne geçmekti.
Bu karar doğrultusunda, Yozgat’taki Yeni Tekye Camii Şerifi yakınında bulunan bir sıbyan mektebi rüşdiye mektebine dönüştürülmek üzere uygun görüldü. Gerekli öğretmen atamaları, kitap temini ve kırtasiye ihtiyaçları için Padişah iradesiyle destek sağlandı:
· Öğretmen maaşları: Maliye Nezareti tarafından
· Kitap ve kırtasiye giderleri: Mekâtib-i Umumiye Nezareti tarafından karşılandı.
16 Mart 1856 (9 Receb 1272) tarihinde mektebin açılış izni verildi. 19 Haziran 1856’da öğretmen atamaları yapıldı ve mektep ilk etapta 20 erkek öğrenciyle eğitim hayatına başladı. Okulun yıllık 2.000 kuruşluk masrafı, Yozgat Mal Sandığı tarafından karşılandı.

Bozok Sancağı'nın Eğitimde Genişleyen Haritası
Yozgat’taki bu ilk girişimin ardından Bozok Sancağı’na bağlı diğer iki önemli kaza olan Akdağmadeni ve Boğazlıyan’da da rüşdiye mektepleri açıldı. Bu gelişmeler, sancağın yalnızca idari değil, aynı zamanda kültürel ve eğitimsel olarak da merkezî bir konuma çekildiğini gösteriyor.
Akdağmadeni Rüşdiye Mektebi (1873–1875)
Akdağmadeni’nde açılan rüşdiyeye dair ilk belgeler Haziran 1873 tarihli olup, okulun açılış hazırlıklarına işaret etmektedir. Bu belgelerde, okulda görev yapacak öğretmenin Darülmuallimîn-i Rüşdi mezunlarından seçileceği belirtilmiştir.
1876 tarihli Ankara Vilayet Salnamesi'nde, okulda görev yapan personelin isimleri de yer almakta ve bu bilgiye dayanarak mektebin 1873 ile 1875 yılları arasında açıldığı anlaşılmaktadır.
Boğazlıyan Rüşdiye Mektebi (1903)
Boğazlıyan’daki rüşdiye mektebinin açılış tarihi net olmamakla birlikte, 11 Şubat 1903 (13 Zilkade 1320) tarihli belgede, Kırşehir’in Mucur Rüşdiyesi’nin öğretmen ve ödeneğinin, yeni açılan Boğazlıyan Rüşdiyesi’ne aktarıldığı bilgisi yer almaktadır.
Bu aktarma sayesinde Boğazlıyan’daki okulun 1903 yılında eğitim faaliyetlerine başladığı söylenebilir. Mektepte muallim-i evvel olarak görev yapan Osman Nuri Efendi’nin ismi belgelerde geçmektedir ki bu da okulun kadrosunun güçlü olduğunu göstermektedir.

Bozok Sancağı’nda Modernleşmenin İzleri
Bozok Sancağı, Tanzimat sonrası Osmanlı idari yapısı içinde Ankara Vilayeti’ne bağlanmış, Yozgat merkez olmak üzere Akdağmadeni ve Boğazlıyan kazalarından oluşmuştur. Bu bölge, daha Tanzimat’tan önce Sivas, Tokat ve Amasya’yı da kapsayan Rum Eyaleti’ne bağlıydı.
Eğitimdeki bu dönüşüm, bölgenin sosyo-kültürel yapısına doğrudan etki etmiş, eğitimli bireylerin yetişmesine zemin hazırlamıştır. Sadece bürokratik ihtiyaçlara yanıt vermekle kalmayan rüşdiye mektepleri, aynı zamanda toplumsal düzenin tesisi, ahlaki gelişim ve gençlerin “boş gezmekten kurtarılması” için araç olarak görülmüştür.
Yozgat’a Ayrıcalık Tanınmasının Altında Yatan Sosyal Gerçeklik
Yozgat’ta ilk rüşdiyenin açılmasının ardındaki “çocukların boş gezmemesi” gerekçesi, dönemin Osmanlı eğitim politikalarının sadece bilgi aktarımına değil, sosyal disiplin ve gençliğin yönlendirilmesine de odaklandığını ortaya koymaktadır.
Bu, Osmanlı'nın eğitim reformlarını sadece merkezde değil, taşrada da nasıl toplumsal bir ihtiyaç olarak gördüğünü ve bu doğrultuda nasıl stratejik kararlar aldığını göstermektedir.




