Özel Sektörde Maaş Promosyonu Belirsizliği: Milyonlar Beklemede

Türkiye’de kamu çalışanlarına yıllardır uygulanan maaş promosyonu sistemi, özel sektör çalışanları arasında da gündeme oturdu. Bankalarla yapılan anlaşmalar doğrultusunda kamu kurumlarında görev yapan personele toplu şekilde promosyon ödemeleri yapılırken, özel sektörde bu uygulama net kurallara bağlı değil. Çalışanlar, maaşlarının yatırıldığı banka ile işverenleri arasında yapılan promosyon anlaşmalarından hak elde etmek istese de, mevcut yasal çerçeve buna imkan tanımıyor.

Özel sektörde maaş promosyonları işverenin insiyatifine bırakılmış durumda. Yasal bir zorunluluk bulunmadığı için birçok işveren, banka tarafından yapılan ödemeyi çalışanlara aktarmak yerine kendi şirket bütçesine dahil ediyor. Sınırlı sayıda işletme ise çalışanlarına bu promosyonu paylaştırıyor. Bu durum, milyonlarca çalışanın promosyon beklentisiyle işverenlerine yönelmesine ve zaman zaman iş barışının zedelenmesine yol açabiliyor.

Hukukçulara Göre Çözüm Yasal Düzenlemede

Özel sektördeki promosyon krizinin çözümü için uzmanlar, net bir yasal düzenleme yapılması gerektiğini vurguluyor. Mevcut iş kanununda, işverenin banka promosyonunu çalışanla paylaşması yönünde bir hüküm bulunmuyor. Bu nedenle çalışanlar, herhangi bir hak talebinde bulunsa da, bu talepler yasal zemine oturtulamıyor. Çözüm için önerilen model ise, kamuda uygulandığı gibi özel sektörde de promosyonların çalışanlara doğrudan hak olarak tanımlanması.

Ancak bu noktada yalnızca işverenler değil, bankalar da temkinli yaklaşıyor. Özel sektördeki iş güvencesinin kamuya kıyasla daha düşük olması, bankaların uzun vadeli promosyon anlaşmalarına karşı mesafeli durmasına neden oluyor. Uzmanlara göre, tarafların haklarını koruyan kapsamlı bir düzenleme yapılmadığı sürece özel sektördeki promosyon sorunu devam edecek.