Anadolu, toprağı cennetten resim gibi Tarihe altın harfle yazılı isim gibi Çiçeği solmayan bir bambaşka mevsim gibi Anadolu Allah'ın lütfu cânan diyardır. Anadolu, bedeli kan kılıçla verilen Bin yetmiş bir Malazgirt kapısından...
Bir memleket düşünün cennet derlerya hani Yayla ,ovası belli yokuş düzü bellidir Bozoklar sancağı'ndan sürüp geliyor şanı Atası ceddi belli oğlu kızı bellidir Bir memleket düşünün şühedaları dolu İslamın ışığında...
DÖRT KAPI KIRK MAKAM Tevrat Zebur İncil hepsi hak derim Halkı hak ederken Kur'anı Kerim Âyet-i hüsnünde biter kederim Dört kapı kırk makam pirler âşkına Vahiy meleğimiz idi Cebrail Sırasıyla gelir İsrafil Mikail Gözyaşına...
Gönüllere dokun ey dertli şair Al kalemini yaz de Allah Allah. Nefsinin yolunu görüp de hâkir Bul derde devâyı de Allah Allah. Eser bazen poyraz, bazen de meltem Olmasın içinde kasavet mâtem Eğer bir gün kızıp edersen...
Nene Hatun, 93 Harbi sırasında Erzurum'da Aziziye savunmasına katılan, Rus işgaline karşı Erzurum'daki halk direnişinin simgesi hâline gelmiş Türk kadın kahraman. Doğum tarihi: 1857, Erzurum Ölüm tarihi ve yeri: 22 Mayıs 1955,...
Gezdim dünya seni hep karış karış, Her yerde düşmanlık nerede barış? İlk günden son güne bitmeyen yarış Yetemem ben senin hızına dünya. Görmedim hiç mala mülke doyanı, Şükür Ya Rab bana yeter diyeni. Gördüm verdiğini tek tek sayanı...
Başıma oyalı yazma takarım Elim çabuk güzel yufka açarım Laf peşine düşmem işe bakarım Çayımı sobada demler içerim. Çitten önlüğüme diktim üzerlik Ayağımda naylon kırmızı terlik Tütün tüten yerde olmaz mı dirlik Baş yastığı...
İdare ışığında , vurur ıstara kirkit Közü küle saklardı,bizim köyün kızları Evde yetişen evlat, eder anneyi taklit Evi barkı paklardı, bizim köyün kızları On, oniki yaşında yemek yapmaya başlar Onbeş te dantel örer, etamine nakış...
Yaz kış dört mevsimde açan al güldüm Binbir surat gördüm soldum efendim Yaradan aşkına öten bülbüldüm Dut yemiş gibi lal oldum efendim Allah'ın dünya da naçar kuluyum Yoktan Yaradan'a kurban oluyum Resul Muhamede aşkla doluyum...
Neden insan oğlu suçu kendinde aramaz acaba ? Rastladığım bir çok kişide buna şahit oldum... Başına gelen talihsizlikleri veya belaları uzun uzun anlatır; lafını bitirirken de hep "nazar ettiler, nazar değdi canım ...
YERİMDİR BENİM ( Zincirbent koşma) Höllüğümdü köyün kıraç toprağı Orda başa attım pullu dıvrağı Zoruma gidiyor gözden ırağı Düşünür dururum yöremdir benim Yöremdir bizleri eder himâye Özgürlük çoğalan kutlu...
Acılarım boldu hasretler boldu Geçtiğimiz yıllar hüzün yılları Umutlar hayaller hep talan oldu Yaz baharın değil güzün yılları Sesime hiç ses yok ana atadan Dinmez ağıtlarım feryad öteden Ne kadar yalvarsan em yok kötüden Ciğerde ...
İkibin ondokuz günlerden cuma Kapattım gözümü gömüldüm gama Şu dünya sırtıma vurulmuş yama Boş geçen ömrüme şimdi yanarım Derdimle kapına ,geldim sır oldum Secdende içimi döktüm yer oldum Aşkına tutuldum yandım kor oldum Boş geçen...
"Kefenin cebi yok " deriz hep aklımıza gelen ise mal mülk para pul sadece dünyalık işler. Yeni baştan diyelim ki Cihad-ı Ekber olsun kefenimizin bir cebi olsun içinde iman olsun ihlas olsun KEFENİN BİR CEBİ OLSUN Gizli iyilik yap yalnız...
HUU DİYELİM HUU Döne döne ey can! at gam kederi Yaradan aşkına Hu diyelim Hu Kaç kuruş ki! yalan dünya ederi Dönmeden şaşkına Hu diyelim Hu. İçten içe aşkla yansın içimiz Aydınlansın kirli bakış açımız Yavaş yavaş hazır olsun...
Deli gönül malın, pulun derdinde Kibriti hazıma çak gurban olam Bazı diken, bazı gülün derdinde Mil alıp gözüme çek gurban olam Adının geçtiği yerde ağlarım Şu hain nefsimi vurur dağlarım Merhamet nehrine umut bağlarım ...
Gız davul olsan da, gahmaz yerinden Aş gaygısı Haçça ,abaya düşer Gelin hiç gırmaşmaz hayın geninden İş gaygısı Hacca abaya düşer Boya cılayla süs, ne verir gönüne Her bir şeyi hazır ister önüne Bakılmaz pasaktan...
Anam dedi herif damlar agıyo Çorak getir dökek gar gış gelmeden Aydan sona gayrı çift te çıgıyo Çatlağa loğ çekek gar gış gelmeden Babam dedi topla getir levâzım Evel siyeçleri onarmak lazım Girmeden aralık çıkmadan kasım Ekinleri ...
Kabristanın o mazbut kapılarını çalıp Yüreğimi titreten sırra eresim geldi Nisa süresi gibi berzah aleme dalıp Canım Anam babamı bulup göresim geldi Yaradanım nurunla et ne olur tecelli Feleğini şaşırır gönlüm bulur teselli...
SORMA GİTSİN (Necati Doğan hocama armağanımdır Oğlu Timur Beyi Rahmetle anıyorum) Hasret değil bunun adı yangındır Sultanım seni bir başka özledim Kim ne bilsin beni yürek azgındır Kalbini kalbimle ebet sözledim Sultanım seni...
Yarın senin mi ki kaygı duyarsın Ey can niçin gönle keder koyarsın Neyi beklersin de günü sayarsın **Aklından geçeni Rabbim bilmez mi? **Hakikat arayan dostu bulmaz mı ? El tutar, göz görür, akıl düşünür Ömrünse beyhude yolda aşınır...
Varlık şımartmadı yokluk yıkamaz Hainler yurduma nifak ekemez Satılmış kalleşler bizi çekemez Bu şanlı devlet-ki benim devletim Birlik beraberlik der adaletim Sabrımız gücümüz sağlam imandan Korkarmı sandınız kukla düşmandan...
Acı nedir? Tam olarak acıyı açıklayan, tarif eden varmı ? Acının şeklini, veya nerede durduğunu, ya da nereye bağdaş kurduğunu ?! Bazen yüreğinde hisedersin, bazen göğsüne bir ağrı saplanır gibi olur. Bazen miden de sanırsın, açlıktan...
Dünya da ölmeden ölen aşıklar Hakk uğrunda erim erim erirler Ayrılık hasreti çeken maşuklar Seve seve tatlı canı verirler Elest meclisinde mest olmuşlar Sözü uğruna sararıp solmuşlar Gerçeğin sırrını aşkta bulmuşlar Sıyrılıp nefisten...