Siyaseti aşan gerçek! Milletin gücü, devletin iradesi

Abone Ol

Biliyorsunuz, yerli ve millî otomobilimiz TOGG’un yeni modeli T10F de yollara çıktı. Hatta aynı anda Almanya’da satışa sunulmasıyla, “biz yapamayız” diyenlere, “kağıttan araba” yakıştırmaları yapanlara inat, Türkiye’nin göğsünü kabarttı.
Bugün TOGG, sadece bir otomobil değil, milletin iradesinin tekerleğe bürünmüş halidir.
Elbette siyaseten muhalif olanlar, rakip cenahın diliyle konuşanlar vardır: “TOGG da araba mı?”, “Biz yapmadık ki” diyenler çıkacaktır. Oysa hakikat, bu milletin el birliğiyle ortaya koyduğu eserlerdir. Ne yazık ki biz, hangi tarafta olursak olalım, doğruları söyleme cesaretini yitirmiş bir toplum haline geldik. Ülke menfaatleri bile siyasete kurban edilince, bir süre sonra ortak aklın yerini kutuplaşmalar aldı.

SAVUNMA SANAYİNDE ATILAN ADIMLAR

TOGG’un yanı sıra, Türkiye bugün savunma sanayinde dünyaya meydan okuyacak işler yapıyor. Dronlar, füzeler, uçaklar, hatta “Çelik Kubbe” projeleri… Biz bu adımları sadece birer teknoloji yatırımı olarak değil, bağımsızlığımızın teminatı olarak görüyoruz.
Yozgat’ın da bu yatırımlardan pay almasını, Bozok Yaylası’nın da savunma sanayinde adının anılmasını yürekten istiyoruz.
Yaklaşık beş yıldır Çamlık Ankara projesi ile başkentin nabzını tutuyoruz. Savunma sanayi tesislerini yerinde gördük, üretim alanlarını gezdik. Daha “Çelik Kubbe” adı anılmadan önce, “biz daha iyisini yaptık” diyen mühendislerin heyecanına tanıklık ettik, yine bu köşeden duyurduk!
Bu gurur, sadece onların değil, bütün milletindir.
Kıymetli hemşehrilerim, Bozok Yaylası’nın vatan sevdalısı insanları… Neden kendi ülkemize iyiyi, güzeli, kaliteyi yakıştıramıyoruz?
Neden hep eksik arıyoruz?
Siyasetin gölgesinde kaybolan güven bunalımı, aslında milletin moralini de tüketiyor.
Ama şöyle bir düşünelim, darbe girişimlerinden tutun, ekonomik sabotajlara; büyük depremlerden terörle mücadeleye kadar nice badire atlattık. Komşularımız ateş çemberine dönmüşken biz ayaktayız. Peki bütün bunlara rağmen bugün neredeyiz? Elbette dünden daha ileride, elbette daha güçlü.
Keşke gerçek tasarruf anlayışını hayata geçirebilsek. Keşke devlet malının çalınmasına karşı tüm siyasi cenahlar el ele verse. 24 yıllık meslek hayatımda gördüm ki, iktidar kim olursa olsun bazı problemler kronikleşmiş gibi değişmiyor. Bu da toplumda güvensizlik oluşturuyor.
Ama asıl konu şu, her şeye rağmen, göğsümüzü kabartacak işler oluyor. Dün hayal bile edilemeyen projeler, bugün birer birer hayata geçiyor. Biz de bu gelişmeleri siyasetin malzemesi yapmak yerine, milli birlik için bir vesile olarak görmeliyiz.

TEK DEVLET, TEK BAYRAK, TEK MİLLET

Bir devlet, bir ülke, bir bayrak daha var mı 85 milyon insanı kucaklayacak?
Dünya ülkelerinin ikiyüzlülüğü ortada.
Siyonist zihniyetin ve Haçlı kalıntılarının zulümleri gözümüzün önünde. Böylesi bir dünyada kendi devletine kara çalmak, kendi üretimini küçümsemek, en büyük haksızlıktır.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, üreten, ses veren, irade ortaya koyan bir devlet olarak yol yürüyor. Evet, eksiklerimiz var, yanlışlarımız var. Ama bu yolu yerli yersiz karalamak yerine, yol gösterici bir duruş sergilemeliyiz. Fikir zenginliğiyle, yapıcı eleştirilerle, önerilerle ülkenin geleceğine katkı sunmalıyız.
Siz kendi ülkesini bizdeki gibi karalayan, yerden yere vuran, küçük düşüren Amerikalı bir gazete ya da gazeteci, Fransalı bir gazete ya da gazeteci, Rus bir gazete ya da gazeteci gördünüz mü?
Asla, ne bu tür bir duruma cesaret edebilirler ne de ülkelerini uluslararası arenada küçük düşürecek bir girişimde bulunurlar.
Velhasılı efendiler,
TOGG’un yollara çıkışı, sadece bir aracın üretimi değil; milletin azminin, devletin kararlılığının, gençlerin hayallerinin yola çıkışıdır. Savunma sanayinde yükselen her yeni proje, sınırlarımızı korumaktan öte, bağımsızlığımızın ilanıdır.
Yozgat’ın da bu yürüyüşte yerini alması, Bozok Yaylası’ndan savunma sanayine ses verilmesi şarttır. Çünkü bu ülke bizim, bu devlet bizim, bu bayrak bizim.
Ve hiçbir siyasi hesap, bu hakikatin üstünü örtemez.