Zorunlu trafik sigortasında yıllardır tartışılan adaletsizliklere yönelik yeni bir dönem başlıyor. 1 Ocak 2026 itibarıyla yürürlüğe girecek düzenlemeyle birlikte milyonlarca araç sahibini ilgilendiren birçok önemli değişiklik hayata geçiyor. Yapılan düzenleme, özellikle hasarsız ve dikkatli araç kullanan sürücüler lehine adımlar içerirken, yüksek risk grubundaki sürücülerin daha yüksek prim ödemesi hedefleniyor. Yaklaşık 1 milyon 200 bin riskli sürücünün oluşturduğu maliyetin, sistemdeki 22 milyon sürücüye yayılması uygulamasına son verilecek. Yeni sistemle risk profili bireysel olarak dikkate alınacak.
Mevcut uygulamada ortaya çıkan bazı boşluklar ve adaletsizlikler, iyi sürücüleri olumsuz etkiliyordu. Bunların başında, yeni araç alan sürücünün daha önceki hasarsız geçmişine rağmen trafik sigortasına en düşükten değil 4. basamaktan başlaması geliyordu. Yeni düzenlemeyle birlikte, sürücü bir yıl içinde eski aracını satarsa, poliçesini yenilediğinde hasarsızlık geçmişine geri dönebilecek.
Yeni Poliçe Öncesi Kaza Yapan Etkilenecek, Araç Sayısına Sınır Gelecek
Yapılan bir diğer düzenleme ise poliçesini erkenden yenileyen sürücülerle ilgili. Yeni yılla birlikte yürürlüğe girecek uygulamaya göre, vadesinden önce sigorta poliçesi yenileyen ancak yeni poliçe başlamadan önce kaza yapan kişilerin bu hasarı dikkate alınacak. Böylece yeni poliçeyle doğrudan avantaj sağlanmasının önüne geçilecek. Bu durum bir sonraki poliçede basamak düşüşü ve prim artışıyla sonuçlanacak.
Ayrıca bireylerin üzerine kayıtlı araç sayısı da düzenlemeye dahil edildi. 2026'dan itibaren şahıslar adına en fazla beş araç kaydı yapılabilecek. Altıncı araçtan itibaren kişi, tüzel statüde değerlendirilecek ve o araç için ticari tarifeye göre prim ödeyecek. Bu düzenlemeyle bireysel ve ticari kullanım arasındaki sınırların netleştirilmesi hedefleniyor.
Yeni sistemle birlikte hem sigorta şirketlerinin risk hesapları güncellenecek hem de sigortalı vatandaşlar için daha adil bir yapı kurulacak. Hasarsız ve dikkatli sürücülerin teşvik edilmesi, sistemin güvenliğini ve sürdürülebilirliğini artıracak.





