Milli Mücadele yıllarında Anadolu’nun dört bir yanında düşman orduları topraklarımızı işgal ederken, Yozgat halkı birlik ve beraberlik içinde direnişin simgelerinden biri oldu. Yozgatlılar, yalnızca kendi şehirlerini değil, çevre illeri ve köyleri de savunmak için el ele verdiler. Bu dayanışma, düşmana Yozgat sınırına yaklaşma cesareti bile vermedi.
Yozgat’ın yiğit insanları, Kurtuluş Savaşı sırasında ellerindeki sınırlı imkanlara rağmen örgütlenerek milis güçler oluşturdu. Kadınıyla, erkeğiyle, yaşlısıyla, genciyle herkes bu mücadeleye bir şekilde katıldı. Bazıları cephede düşmanla savaşırken, bazıları lojistik destek sağladı. Ancak hepsi tek bir amaç için birleşmişti: Vatanın kutsal topraklarını korumak.
Neden Yozgat’a Düşman Giremedi?
Bu sorunun cevabı aslında Yozgat’ın stratejik konumu ve halkının direniş ruhunda saklı. Yozgat, Milli Mücadele sırasında coğrafi olarak düşman kuvvetlerinin geçiş güzergahında bulunmasına rağmen, halkının kararlılığı ve cesareti sayesinde işgal edilmedi. Bölgedeki kuvvetlerin düşmana karşı oluşturduğu savunma hattı, şehri adeta bir kale gibi korudu.
Ayrıca, Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde yürütülen Milli Mücadele sırasında Yozgat, Türk ordusuna önemli lojistik destek sağladı. Yozgatlılar, hem asker hem de erzak göndererek ordunun ihtiyaçlarını karşılamada büyük bir rol oynadı. Bu fedakarlık, düşman kuvvetlerinin Yozgat’ı işgal etmeye yönelik planlarını boşa çıkardı.
Yozgatlıların Milli Mücadeleye Katkısı
Yozgat halkının vatanseverliği ve mücadele azmi, yalnızca şehirlerini korumakla sınırlı kalmadı. Yozgatlılar, çevre illerdeki direniş hareketlerine de destek verdi. Bu destek, Milli Mücadele’nin başarıya ulaşmasında önemli bir paya sahipti.
Yozgat’tan çıkan milis liderleri, cesaretleriyle adlarını tarihe yazdırdı. Köy köy dolaşarak halkı örgütleyen bu liderler, Türk milletinin bağımsızlık ruhunun en güçlü temsilcileriydi. Bugün onların isimleri, Yozgat’ın onurlu tarihinin birer sembolü olarak yaşamaya devam ediyor.
Halkın Gururu: Hiç Kirlenmeyen Topraklar
Yozgatlılar için, düşman ayağının bu topraklara değmemiş olması büyük bir gurur kaynağıdır. Bu durum, yalnızca askeri bir başarının değil, aynı zamanda halkın birlik ve beraberlik içinde hareket etmesinin bir sonucudur. Yozgatlıların inancı, kararlılığı ve vatan sevgisi, bu şehri işgalden korumuştur.
Bugün Yozgat’a baktığınızda, bu onurlu geçmişin izlerini hala görebilirsiniz. Şehrin sokaklarında gezerken, Kurtuluş Savaşı’nın izlerini taşıyan hikayeleri dinleyebilir, halkın bu büyük başarıyla ne kadar gurur duyduğunu hissedebilirsiniz.
Yozgat: Bir Direnişin ve Onurun Simgesi
Yozgat’ın düşman ayağı değmemiş toprakları, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesindeki direncinin bir kanıtıdır. Bu şehir, yalnızca coğrafi bir bölge değil, aynı zamanda vatan sevgisinin ve milli birlik ruhunun bir sembolüdür.
Bugün Yozgat’ı ziyaret eden herkes, bu onurlu tarihin hikayesini öğrenmeli ve bu eşsiz başarıdan ilham almalıdır. Çünkü Yozgat’ın hikayesi, yalnızca bir şehrin değil, bir milletin bağımsızlık için verdiği mücadelenin ve kazandığı zaferin hikayesidir.
Unutmayalım ki, bu topraklar kolay kazanılmadı ve Yozgat, bu mücadelenin en gururlu sayfalarından birini yazdı. Düşman ayağı değmeyen bu topraklar, Türk milletinin azmini ve kararlılığını sonsuza dek hatırlatacak!