Yozgat’ta yaşamını sürdüren Ersin Aşık, sokak müziği yaparak hem sanata olan bağlılığını hem de ailesine duyduğu sorumluluğu gözler önüne seriyor. Aslen İstanbul’da yaşayan ve yıllar önce Yozgat’a taşınma kararı alan Aşık, 22 yıldır şehrin farklı noktalarında akordeon çalıyor. Müziğe çocuk yaşlarda başlayan Aşık için sokaklar, hem geçim kapısı hem de sanatını ifade ettiği en doğal sahne.
Aşık’ın 17 yaşında özel gereksinimli bir çocuğu bulunuyor. Eşi epilepsi hastalığıyla mücadele ederken, oğlu ise otizmli olduğu için özel ilgi gerektiriyor. Ailesinin ihtiyaçlarını karşılamak için çalışan Aşık, aynı zamanda onların bakım süreçlerine uyum sağlayabilen bir işte olmanın kendisi için hayati önem taşıdığını belirtiyor.

“Yağmur, Kar, Soğuk Dinlemem; İşimi Aşkla Yapıyorum”
Ersin Aşık, yıllardır sokak müziği yapmanın getirdiği tecrübeyle, hava koşullarının kendisini durdurmadığını vurguluyor. Yozgat halkının kendisine büyük destek gösterdiğini ifade eden Aşık, müziği çocukluğundan beri yaptığı için zorluklara alışık olduğunu söylüyor. Aşık, duygularını şu sözlerle aktarıyor: “Ben bu işi çocukluğumdan beri yaptığım için kar, kış, yağmur hiç fark etmeden belirli izinleri alarak yapıyorum. İşimi severek yapıyorum. Kendi ayakları üzerinde durmak çok güzel bir şey. Bu dirayet ve kuvvetle aşamayacağımız engel kalmayacağını düşünüyorum.”

Çalışkanlığı ve azmiyle tanınan Aşık, hem halktan hem de esnaftan olumlu geri dönüşler aldığını belirtiyor.
“Herkesin Bir Hikâyesi Var; Benimki de Müziğimle Ailemi Ayakta Tutmak”
Zaman zaman Kayseri’ye giderek de müzik yaptığını belirten Aşık, yıllar içinde İstanbul’un Beyoğlu ve Pendik gibi bölgelerinde de sokak performansları sergilediğini dile getiriyor. Ancak kış aylarında genellikle Yozgat’ta kaldığını ve sanatını burada icra ettiğini söylüyor.

Aşık, ailesinin sağlık durumlarından dolayı sabit bir işte çalışma imkânı bulamadığını, bu nedenle sokak müziğinin kendisi için en uygun çalışma biçimi olduğunu ifade ederek şöyle konuşuyor: “Eşim epilepsi hastası, çocuğum otizmli. Sabit bir işe girdim ama işe gitmem gereken saatte eşimin bayıldığını gördüğüm oldu, çocuğumu okula hazırlamam gerekti. Bu nedenle en doğru çözümün müzik yapmak olduğunu düşündüm. Geç kaldın diyenim yok, kendi düzenimi kendim kuruyorum. Allah’a şükür bir gayretim var. Bir insan farklı bir iş yapıyor olabilir ama herkesin bir hikâyesi vardır.”




