35 yıl boyunca esnaflık yapan Gürsel Ertürk’ün sanata dönüşü, kızıyla arasında geçen anlamlı bir sohbetle başladı. Atölyesini kentsel dönüşüm nedeniyle kapatmak zorunda kalan ve geçirdiği mide ameliyatının ardından bir süre dinlenen Ertürk, kızının teşvikiyle yeniden kalemi eline aldı.
"Kızım teşvik etti, yeniden başladım"
Emeklilik sürecini anlatan Ertürk, “Atölyemiz kentsel dönüşüme uğradı, bırakmak zorunda kaldım. Mide ameliyatı geçirdim, kızım 6 ay boyunca bana baktı. Bir gün bana ‘Baba neden böyle yatıyorsun? Lisedeyken çok güzel resimler yapardın, yine yapsana’ dedi. Kalem ve kağıt istedim. Bir Atatürk resmi çizdim, internete koyduk, ardından devamı geldi” sözleriyle sanat yolculuğunun yeniden başladığını anlattı.
"Resim çizmek her şeyi unutturuyor"
Ertürk, resim çizmenin kendisine adeta terapi gibi geldiğini ifade ederek, “Resim çizmek her şeyi unutturuyor. Hastalığı da borcu da… Resme odaklanınca başka bir dünyaya geçiyorsun. Basit resimleri 15-20 dakikada çizerim, zorları 4-5 saat sürer ama bırakmam, çizmeye çalışırım. 10 dakika bile eğitimim yok. Tamamen kendi yeteneğimle bu noktaya geldim” dedi.
Her Tarza Hakim, Her Resimde Ruh Var
Tuvalden kara kaleme, renkliden karikatüre kadar birçok tarzda resim üreten Gürsel Ertürk’ün koleksiyonunda; manzara resimleri, şehit anneleri, Seyit Onbaşı gibi figüratif eserler de yer alıyor. Sanatında özgünlüğü ve doğallığı ön planda tuttuğunu belirten Ertürk, her çiziminin kendi içgüdüleri ve gözlemlerine dayandığını söylüyor.
"Birinci hobim resim, ikinci hobim balıkçılık"
Resmin hem bir sanat hem de önemli bir hobi olduğunu vurgulayan Ertürk, “İnsanların resim yeteneklerini değerlendirmelerini isterim. Ben 63 yaşındayım ve yaklaşık 8-10 yıldır bu işle uğraşıyorum. Birinci hobim resim, ikinci hobim de balıkçılık” diyerek hayat enerjisinin kaynağını paylaştı.