Siyaset bu kadar ayağa düşmemeli. Her parti birbirine saygılı olsa, ayrıştırmasa, kutuplaştırmasa… Bu memleket bizim. Niye ayrışıyoruz? Niye ötekileşiyoruz? Niye saygı duymuyoruz?
AK Parti Yozgat İl Başkanı Yusuf Başer, asla kimseyi ayrıştırmadı. Hep güler yüzlüydü, hep saygılıydı. Her görüşe saygı duyardı. Hiçbir ayrıştırıcı, alaycı paylaşımını görmedim.
Son dönemdeki il başkanları neden ayrıştırma ve kutuplaştırma yoluna gidiyor, anlam veremiyorum.
Bir de MHP Yozgat İl Başkanı Tekin Irgatoğlu… Ayrıştırmaz, efendidir, kibardır, ağırlığı vardır. Yönetimi de güzeldir, adeta bir aile gibidirler. Kendine ve partisine yakışmayan hiçbir şeyi yapmaz.
Merkez İlçe Başkanı Adem Kızılay… Çocukla çocuk, büyükle büyük olur. Şakacıdır, esprilidir, gönül kırmaz. Her fikre, her düşünceye açıktır.
Bazen kendisini eleştirdiğim olur; dinler, anlatır, ayrıştırmaz. Yeri, kalbi herkese açıktır. Biz böyle siyasetçiler, böyle insanlar istiyoruz. “O sizden, bu bizden.” demeyen!
Çok mu zor?
CHP de kendi içinde ayrışıyor. Geçen hafta yazdığım gibi: “Ali Keven’i görmek isterdik otobüsün üstünde.” Keşke bu ayrışmalar olmasa. Fikir ayrılıkları olabilir ama kimseyi ötelemesek...
Biz artık kararlı, kaliteli, saygılı, ayrıştırmayan siyasetçiler arıyoruz.
Var mı böyleleri?
Elbette var ama parmakla sayılacak kadar!
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yapılan saldırıyı şiddetle kınıyorum. Hiç kimse böyle bir saldırıyı hak etmiyor!
Ama benim asıl kızdığım nokta: Saldırgan kişinin kendi çocuklarını uyurken öldürmesi, serbest kalması ve elini kolunu sallayarak Sayın Özel’in yanına kadar gelebilmesi. Yumruk atması ve bu şahsın birçok suç kaydının olması...
Öğrenciler içeride ama bunun gibiler dışarıda, içimizde, yanı başımızda… Öyle mi?