Kerkenes Dağı eteklerindeki bu antik yerleşim alanında bulunan mozaik, bilim dünyasında heyecan yarattı. Uşaklı Höyük’teki mozaik, şimdiye kadar keşfedilen en eski yer mozaiği olarak değerlendiriliyor. Pisa Üniversitesi’nden Dr. Anacleto D’Agostino tarafından yürütülen araştırmalara göre, bu mozaik bilinen ilk çok renkli mozaik örneğini oluşturuyor. D’Agostino, Cambridge Üniversitesi’nin prestijli arkeoloji yayını Antiquity dergisinde yayımladığı makalesinde bu döşemeyi “ilkel ama bilinçli şekilde oluşturulmuş geometrik bir tasarım” olarak tanımladı.
3 Bin 147 Taştan Oluşan Geometrik Tasarım
2021 yılında keşfedilen mozaik, Hitit panteonunda yer alan Fırtına Tanrısı’na adanmış olabileceği düşünülen bir yapının avlusunda bulundu. 3 metreye 7 metrelik bir alana döşenmiş olan bu zemin mozaiği, farklı büyüklük ve düzensiz şekillerdeki 3 bin 147 taştan oluşuyor. Geometrik desenlerin bilinçli bir şekilde oluşturulduğu bu tasarım, antik dönemdeki estetik anlayışı ve zanaatkârlık seviyesini de gösteriyor.
Uşaklı Höyük: Kayıp Hitit Şehri Zippalanda mı?
Arkeologlar, Uşaklı Höyük’ün M.Ö. 3 binli yıllara dayanan geçmişiyle, Hititlerin kutsal şehirlerinden biri olan Zippalanda olabileceği görüşünü taşıyor. Bu hipotez, höyükten çıkarılan çok sayıda bulguyla destekleniyor. Bugüne kadar alanda: Hitit dilinde yazılmış çivi yazılı tabletler, Anıtsal nitelikte iki yapı (bir tapınak ve bir saray), Binlerce parça seramik gibi önemli arkeolojik eserler gün yüzüne çıkarıldı.
Bilim Dünyasında Yankı Uyandırdı
Uşaklı Höyük’te bulunan bu mozaik, yalnızca Türkiye’nin değil, dünya arkeoloji literatürünün de dikkatini çekti. Antik çağ sanat tarihi açısından çığır açıcı olarak değerlendirilen bulgu, geometrik yer döşemelerinin evrimsel sürecine ışık tutuyor. Uşaklı Höyük’te yapılan bu önemli keşif, Anadolu topraklarının tarih boyunca ne denli zengin ve gelişmiş uygarlıklara ev sahipliği yaptığını gösterdi. Arkeolojik kazılar ilerledikçe, Uşaklı Höyük’ün Zippalanda ile bağının daha da netleşmesi ve tarihin yeniden yazılması bekleniyor.