Zehirleniyoruz!!!

Abone Ol

Bu hafta köşe yazımda bambaşka bir konu yazacaktım ama çok daha önemli bir konumuz var… Hayat memat meselesi! Hem de çok mühim! Susuzluk kapıda…
Yozgat’ta yalnızca 15 günlük suyumuz kaldı. Bu durum beni gerçekten çok korkutuyor, endişelendiriyor. Susuz olmadan yapamayız.
Neden yağmur yağmıyor? Okuyan, yazan, araştıran herkes biliyordur…
Kafamızı gökyüzüne kaldırdığımızda iz bırakan uçakları görüyoruz. Bu günlerde hem sayıları arttı hem de neredeyse her saat geçiyorlar. Yağmur bulutlarını dağıtıyorlar, toprağı zehirliyorlar, suyu zehirliyorlar. Kuraklık olsun istiyorlar. Tarımın yoğun olduğu İç Anadolu’dan başladılar. Bu bir felaket! Koca bir felaket!
Bizi de zehirliyorlar. Baş ağrılarımız, boğaz ağrılarımız hep bu yüzden… Hiç gündeme gelmiyor. Kafamı göğe ne zaman kaldırsam bu uçakları görüyorum. Bütün dünya ülkeleri hava sahalarını kapattı. Niye bizimki açık? Elini kolunu sallayan semalarımızda gezebiliyor mu? Niye kimse “dur” demiyor, “ne oluyor” demiyor, hesap sormuyor?
Bir tek bana mı anormal geliyor bu gidiş? Geleceğimizle oynuyorlar, geleceğimize çöküyorlar. Havadan sıktıkları bu kimyasallara daha ne kadar maruz kalacağız? Alzheimer, astım gibi birçok hastalığa sebep oluyor. Hafta içi yağmur gösteriyordu, bu uçakların sayesinde yok oldu. İklim kanununu kabul eden vekiller! Felaketimizi hazırlayın diye göndermedik sizi Meclis’e. Kimin imzası varsa hakkımı helal etmiyorum! Koca bir felakete sürükleniyoruz!
Artık göğe bakmaya korkuyorum. Eskiden huzur bulurduk, şimdi kimyasal zehir bırakan uçaklar geziyor. Bir gökyüzümüz kalmıştı, onu da mahvediyorlar. Apo’dan, Suriye’den daha önemli konularımız var. Gündeme gelmesi gereken asıl konu bu olmalı. Turgut Uyar’ın “Göğe Bakma Durağı” şiiri mükemmeldir. “Durma, göğe bakalım” diyor. Benim göğe baktıkça içim daralıyor, sinirlerim bozuluyor. Gökyüzü zehirli, gökyüzü eskisi gibi değil artık…
24 Kasım Öğretmenler Günü
24 Kasım Öğretmenler Günü’nü, Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm öğretmenlerimizin gününü kutluyorum.
24 Kasım’da doğan canım arkadaşım, kardeşim, gençliğim, dostum… Ne günler geçirdik onunla; acılarımızı, mutluluklarımızı paylaştık. O mükemmel bir öğretmen, mükemmel bir anne ve en güçlü kadınlardan biri. Her zorluğun altından güçlükle kalktı, her enkazdan sağ çıktı, daha güçlü çıktı. Onunla gurur duyuyorum.
Canım Esra Karakoç Göçümlü, hem doğum günün hem Öğretmenler Günün kutlu olsun. Seni çok seviyorum.