Son dönemde özellikle okul öncesi yaş grubundaki çocuklar arasında adenovirüs vakalarında gözle görülür bir artış yaşanıyor. Bağışıklık sistemi henüz tam gelişmemiş olan çocuklar, bu tür viral enfeksiyonlara karşı daha duyarlı. Özellikle yüksek ateş, boğaz ağrısı, gözde kızarıklık gibi belirtilerle kendini gösteren bu virüs, kreş ve okul gibi kalabalık ortamlarda hızla yayılabiliyor. Ebeveynlerin bu konuda bilinçli olması ve erken müdahalede bulunması büyük önem taşıyor. Peki, adenovirüs nedir, nasıl bulaşır ve hangi belirtilerle kendini belli eder?
1953 yılında tanımlanan adenovirüs, solunum yolu enfeksiyonlarından sindirim sistemine ve göz iltihaplarına kadar birçok farklı sağlık sorununa yol açabiliyor. Virüs, özellikle çocuklar arasında hızla yayılırken, damlacık yoluyla, temasla, fekal-oral yolla ve nadiren de olsa klorlanmamış havuz sularıyla bulaşabiliyor. Çocukların sık kullandığı oyuncaklar, ortak alanlar, kapı kolları ve kişisel eşyalar, virüsün taşınmasında önemli rol oynuyor.
Adenovirüs belirtileri kişiden kişiye değişmekle birlikte en sık karşılaşılan bulgular arasında yüksek ateş, boğaz ağrısı, gözde kızarıklık ve kaşıntı, burun akıntısı, öksürük, karın ağrısı, ishal, kusma, halsizlik, iştahsızlık ve boyun lenflerinde şişlik yer alıyor. Bu belirtilerden biri ya da birkaçı görüldüğünde çocukların bir sağlık kuruluşuna götürülmesi öneriliyor.
Uzmanlar, aşağıdaki durumlarda mutlaka doktora başvurulması gerektiğini belirtiyor:
Ateşin 3 günden fazla sürmesi
Solunumda zorlanma
Şiddetli göz enfeksiyonu
Sürekli kusma veya ishal
Adenovirüs enfeksiyonlarının yayılmasını önlemek adına hijyen önlemleri büyük önem taşıyor. Çocuklara el yıkama alışkanlığının kazandırılması, temas edilen yüzeylerin sık sık dezenfekte edilmesi ve kişisel eşyaların ortak kullanılmaması, virüsün yayılımını sınırlamada etkili yöntemler arasında yer alıyor.