Ela gözlerine kurban olduğum,
Senden ayrı kalmak zor benim için,
Kimse bilmez yana yana solduğum,
Hasretin bağrımda kor benim için.
Gurbet elde uyku girmez gözüme,
Razı geldim kaderime, yazıma,
Kavuşmak isterim körpe kuzuma,
Bekliyor yolları yar benim için.
Güler yüze, tatlı dile hasretim,
Karalar giyerim ala hasretim,
Garip bülbül gibi güle hasretim,
Bozulmuş bağlarım har benim için.
Gider bu güzellik, geçer bu çağlar,
Aramıza girmiş şu yüce dağlar,
Hicrana düşmüşüm gözlerim ağlar,
Çektiğim ah ile zar benim için.
Yokluk bu yiğidin ömrünü almış,
Kesilmiş imkanı çaresiz kalmış,
Sılada yarimden bir mektup gelmiş,
Her satırı birer sır benim için.
Seher yeli bizim ile varırsan,
Bir selam yollayıp yare verirsen,
Uyadır da gül yüzünü görürsen,
Yavaşça halini sor benim için.
Yeter ela gözlüm bu kadar yeter,
Ayrılık acısı ölümden beter,
Gönül bağlarımda baykuşlar öter,
Ele geniş dünya dar benim için.
Hasretim ben gül dalına konmaya,
Layık mıyım ateşlere yanmaya,
Karar verdim ben sılaya dönmeye,
Belki bir kolayı var benim için.
Mehmet Ali’m şu gurbete kök salmış,
Yıllarca sılaya hasiret kalmış,
Kaderin elinde perişan olmuş,
Gel de şu halimi gör benim için.
ŞAİR ZAMANÎ