700 dönümlük arazisinde 43 çeşit ata tohumunu yetiştiren Oğuzhan, kimyasal gübre ve ilaç kullanmadan buğday, nohut, mercimek, arpa gibi ürünler üretiyor. Ayrıca tıbbi aromatik bitkiler ve bitkisel yağlar gibi 100'e yakın çeşitli ürünler de elde ediyor.
Oğuzhan, sağlıklı bir yaşam için organik tarımı tercih ettiğini ve etrafındaki insanlara da faydalı olmak istediğini vurguladı. 29 yıl kamu kuruluşunda görev yaptıktan sonra, bu alanda edindiği bilgi ve tecrübeleri ata tohumlarıyla birleştirerek zengin bir çeşitlilik sunan İdris Oğuzhan, yaptığı işi bir hobi olarak nitelendirerek, organik ürünlerin üretimine ömür boyu devam etme arzusunu dile getirdi.

Ata tohumunun önemi
Oğuzhan’ın çiftliği, organik tarımın önemini ve ata tohumlarının korunması gerekliliğini gözler önüne seriyor. Kendi imkanlarıyla makineleşmeye giden Oğuzhan, evinin altını atölyeye dönüştürerek burada tahıl ve bakliyat unları, irmik, erişte gibi ürünleri üretiyor. Aynı zamanda kara kovan arıcılığı yaparak 38 yıldır organik bal üretimini de sürdürüyor.

Yaygınlaşmalı
Evinin altında atölye kurduğunu anlatan Oğuzhan,
“Makineleşmeye gittim, evimin altında atölyem var. Burada elimden geldiğince insanlara sağlıklı ürünler yetiştirmeye çalışıyorum. 43 çeşit ata tohumuna sahibim, her yıl 20 çeşit ata tahılı ekiyorum. Bakliyat çeşitleri, aromatik bitkiler ekiyorum. Arılarım için arı bahçeleri oluşturdum, birçok sebze bahçem var. Hepsini ata tohumuyla ekiyor ve yetiştiriyorum. Şu an bu ektiklerimden 100 çeşit ürün elde ediyorum, bitkisel yağlar başta olmak üzere tahıl ve bakliyat unları, irmik, erişte üretiyorum. Üretici olarak bu ülkeye hizmet etmekten mutlu oluyorum, elimden gelen çabayı sarf etmeye çalışıyorum, ömrümün sonuna kadar da ata tohumuyla ürün üreteceğim” şeklinde konuştu.