Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), sadeleşme sürecine yönelik attığı yeni adımlar kapsamında, yabancı para cinsinden zorunlu karşılık uygulamasında önemli değişikliklere gitti. Resmî Gazete’de yayımlanan karara göre, zorunlu karşılık oranlarında yapılan güncellemeler 16 Ocak 2026 tarihinde başlayacak tesis döneminden itibaren geçerli olacak. Bu adım, finansal istikrarın sağlanması, likidite yönetiminin güçlendirilmesi ve Türk lirasına geçişin teşvik edilmesi amacıyla atıldı.
Yeni düzenlemeyle birlikte, yurt dışından doğrudan sağlanan uzun vadeli yabancı para yükümlülüklere yıl sonuna kadar uygulanan yüzde 0 zorunlu karşılık oranı, sadece geçici bir uygulama olarak kalacak ve bu sürenin uzatılmayacağı belirtildi. Böylece, bankaların uzun vadeli döviz yükümlülüklerinde sermaye planlaması yaparken yeni oranlara uyum sağlaması beklenecek.
Kıymetli Maden ve Döviz Mevduatlarında Güncel Zorunlu Karşılık Oranları
Zorunlu karşılık oranlarındaki değişiklikler yalnızca döviz hesaplarıyla sınırlı değil. Vadesiz ve 1 aya kadar vadeli döviz mevduat/katılım fonları için daha önce yüzde 32 olarak uygulanan oran, yüzde 30 seviyesine indirildi. Daha uzun vadeli döviz mevduatlarında ise yüzde 22-28 arasında olan oranlar, yüzde 26 olarak sabitlendi.
Kıymetli maden depo hesaplarında ise kısa vadeli olanlarda oran yüzde 28’den yüzde 30’a çıkarılırken, uzun vadeli olanlarda yüzde 24-28 arasında değişen oranlar da yine yüzde 26 seviyesine çekildi. Bu adımların, döviz hesaplarındaki dengelenmeyi sağlamaya ve uzun vadeli mevduatı teşvik etmeye yönelik olduğu ifade ediliyor.
Uzun Vadeli Yükümlülüklere Teşvik: Oranlar Kademeli Düşürüldü
TCMB’nin güncellediği oranlara göre, 1 yıla kadar vadeli yabancı para yükümlülüklerde oran yüzde 21 seviyesinde sabit tutuldu. Ancak daha uzun vadeli yükümlülüklerde ciddi oranda düşüşe gidildi:
- 2 yıla kadar vadeli yükümlülüklerde oran %16'dan %10'a,
- 3 yıla kadar vadeli yükümlülüklerde %11'den %8'e,
- 5 yıla kadar vadeli olanlarda %7'den %3'e,
- 5 yıldan uzun vadeli yükümlülüklerde ise %5'ten %0'a indirildi.
Bu oranların, bankaları daha uzun vadeli kaynak temin etmeye yönlendirmesi ve dış borçlanmada vade yapısını uzatması hedefleniyor. Ayrıca, 2022 yılında kapsam içine alınan finansman şirketlerinin yurt içi bankalara olan yükümlülükleri tekrar kapsam dışına çıkarıldı. Diğer yandan, kredi büyümesine yönelik sınırlama uygulamasının süresi bir yıl daha uzatıldı.





