Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, Türkiye'de her dört yetişkinden birinin karaciğerinde sessiz ilerleyen bir problem olduğunu belirterek önemli bir sağlık uyarısında bulundu. Uzun yıllar göz ardı edilen karaciğer yağlanması sorununun ciddi bir halk sağlığı riski haline geldiğini vurgulayan Müftüoğlu, karaciğerin özellikle sağlıksız beslenme, hareketsizlik ve fruktoz tüketiminin etkisiyle yıprandığını ifade etti.

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu

Son yıllarda yalnızca yetişkinleri değil, çocukları ve gençleri de tehdit eden bu sorunun en belirgin nedenlerinden biri olarak fruktoz gösteriliyor. Meyve şekeri olarak bilinen ve makul miktarlarda tüketildiğinde doğal kabul edilen fruktozun, özellikle mısır şurubundan elde edilen yapay formu ile vücuda giren yüksek dozları, karaciğerin işleme kapasitesini fazlasıyla aşıyor. Müftüoğlu, “Karaciğerin günlük fruktoz işleme sınırı 15-20 gramı geçmezken, modern beslenme alışkanlıkları ile bu miktar 100 gramı aşabiliyor,” diyerek sorunun büyüklüğüne dikkat çekti.

Fruktozun yaygın olarak gazlı içecekler, hazır meyve suları, atıştırmalıklar, soslar, ketçaplar ve şekerli maden suları aracılığıyla vücuda alındığını belirten Müftüoğlu, bu fazlalığın sadece karaciğer yağlanması ile sınırlı kalmayıp, insülin direnci, obezite, tip 2 diyabet, hipertansiyon, gut hastalığı, yüksek trigliserid ve kolesterol bozuklukları gibi birçok hastalığa zemin hazırladığını vurguladı.

Karaciğer yağlanmasının sıradan bir durum gibi değerlendirilmemesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Müftüoğlu, iki önemli riske de dikkat çekti:

Uzmanların çağrısı, daha fazla farkındalık, bilinçli tüketim ve düzenli sağlık kontrolleri yönünde. Prof. Dr. Müftüoğlu, toplumun karaciğer sağlığını korumak için başta fruktoz tüketimini kısıtlaması, doğal ve dengeli beslenmeye yönelmesi, alkol ve katkı maddelerinden uzak durması gerektiğini vurguladı.

Muhabir: Haber Merkezi1