Özellikle somon, ringa balığı, uskumru, hamsi ve sardalya gibi balıkların düzenli tüketilmesi, kalp hastalığından ölüm riskini %36 oranında azaltabiliyor.

Haftada bir veya iki kez balık yemek; felç, depresyon, Alzheimer ve diğer kronik hastalıkların riskini düşürürken, uzmanlar balığın sağlıklı ve dengeli beslenmenin vazgeçilmez bir parçası olduğu konusunda hemfikir. Ancak, tüm bu faydaların yanında balık tüketiminin bazı riskleri de bulunuyor.
Balık Yemenin Faydaları
Balık, doğrudan omega-3 yağ asitleri sağlayan en değerli doğal kaynaktır. Bu yağ asitleri, kalp krizi ve felç riskini azaltırken, bazı kanser türleri ile bilişsel gerilemeyi önlemeye de yardımcı olur.
Balığın sağlık üzerindeki başlıca faydaları:
-
Kalp ve damar sağlığını korur.
-
Trigliserit ve kolesterol seviyelerini dengeler.
-
Kan basıncını düşürür.
-
Beyin gelişimini destekler, özellikle anne karnındaki bebekler için önemlidir.
-
Görme bozuklukları ve yaşa bağlı göz hastalıklarını önlemeye yardımcı olur.
-
Depresyon ve stresle mücadelede olumlu etkiler sağlar.
Uzmanlar, haftada en az iki kez balık tüketilmesini öneriyor. Cıva oranı düşük olan somon ve sardalya gibi balıklar ise sağlık açısından en güvenli tercihler arasında yer alıyor.

Balıklardaki Besin Değeri
Balık, zengin içeriğiyle birçok vitamin ve minerali doğal yoldan vücuda kazandırır.
İşte balıkta bulunan başlıca besin öğeleri:
-
Omega-3 yağ asitleri (DHA ve EPA)
-
Omega-6 yağ asitleri
-
D vitamini
-
Selenyum
-
Yüksek kaliteli protein
-
Kalsiyum
-
A vitamini
-
Demir
-
Çinko
Bu değerli bileşenler sayesinde balık, bağışıklık sistemini güçlendirir, hücre yenilenmesini destekler ve enerji metabolizmasını düzenler.

Balık Yemenin Riskleri
Her ne kadar balık son derece faydalı bir besin olsa da, denizlerdeki kirlilik ve ağır metal birikimi nedeniyle bazı türlerde riskli maddeler bulunabilir. Özellikle cıva, PCB ve dioksin gibi kirleticiler, uzun vadede sağlık sorunlarına yol açabilir.
Balık tüketiminde dikkat edilmesi gereken riskler:
-
Yüksek cıva ve PCB seviyeleri, beyin ve sinir sistemi üzerinde olumsuz etki yaratabilir.
-
Cıva, özellikle fetüsler, bebekler ve çocuklar için zararlıdır.
-
PCB’ler (Poliklorlu Bifeniller) kansere ve hormonal bozukluklara neden olabilir.
Bu nedenle hamile kadınların ve küçük çocukların yüksek cıva içeren balıklardan uzak durması gerekir.
Balık Tüketiminde Risk Nasıl Azaltılır?
Balıktaki kimyasal seviyeleri görünüşle anlaşılmaz. Bu nedenle düşük cıva içeren balık türlerinin tercih edilmesi, sağlıklı beslenme açısından büyük önem taşır.
Cıva oranı düşük balık türleri:
-
Karides: 0.001 ppm
-
Tarak: 0.003 ppm
-
İstiridye: 0.012 ppm
-
Sardalya: 0.013 ppm
-
Hamsi: 0.017 ppm
-
Somon: 0.022 ppm
-
Alabalık: 0.071 ppm
Cıva oranı yüksek balık türleri (sınırlı tüketilmeli):
-
Kılıçbalığı: 0.995 ppm
-
Köpekbalığı: 0.979 ppm
-
Kral uskumru: 0.730 ppm
-
Ton balığı (bigeye): 0.689 ppm
Büyük balıklar küçük balıkları yediği için vücutlarında daha fazla cıva birikir. Bu nedenle küçük ve kısa ömürlü balık türleri daha güvenli seçimlerdir.
Uzmanlardan Tavsiye: Balığı Bilinçli Tüketin
Dengeli bir diyetin parçası olarak haftada 2 porsiyon balık tüketmek, vücuda fayda sağlarken olası riskleri de minimuma indirir.
Beslenme uzmanları, “Cıva oranı düşük balıklar tercih edildiğinde, balığın sağlık üzerindeki olumlu etkileri çok daha belirgin hale gelir.” diyor.




