1975 yılında Halit Şahbaz tarafından kurulan değirmen, bugün torunu Ahmet Şahbaz tarafından işletiliyor. Geleneksel üretim yöntemleriyle çalışan değirmen, hem ilçe sakinlerinden hem de dışarıdan gelen ziyaretçilerden ilgi görüyor.
Eski nesil hala ilgi gösteriyor
Ahmet Şahbaz, üçüncü kuşak işletmeci olarak ailesinin mesleğini sürdürüyor. Dedesinin bıraktığı mirası yaşatmak için çalıştığını belirten Şahbaz, “Dedem Çekerek’te böyle bir ihtiyaç olduğunu görmüş ve bu değirmeni kurmuş. Bu tür değirmenlere ‘seten’ denir. Yeni nesil artık bu kavramı pek bilmiyor ama eski nesil hala ilgi gösteriyor. Eskiden değirmenin önünde sıra olurdu, şimdi talep azaldı” diyerek geçmişe duyduğu özlemi dile getiriyor.
Dedemizin anısına saygı için yapıyoruz
Değirmende, buğday öğütülerek geleneksel yöntemle bulgur haline getiriliyor. Ahmet Şahbaz, üretimin buğday ve elektrik fiyatlarına bağlı olduğunu belirterek, “Seten ücreti 300-500 lira arasında değişiyor. Bu sistemde, 20 çinik buğdayda bir çinik seten ücreti alınır. Bir çinik yaklaşık 8 kiloya denk gelir. Biz bu işi, dedemizin anısına saygı için yapıyoruz” diye konuştu.
Değirmenin müdavimlerinden Osman Öztürk ise, Anadolu sofralarının vazgeçilmezi olan bulguru geleneksel yöntemle temin etmeye devam ettiklerini ifade etti. “Ailemizin ihtiyacını bu değirmenden karşılıyoruz. Çok eski olmasına rağmen modern tesislerden daha faydalı buluyoruz. Ecdadımızdan ne gördüysek onu yaşatmaya çalışıyoruz” dedi.
Yozgat’ın kültürel miraslarından biri olarak görülen bu taş değirmen, teknolojinin hızla ilerlediği günümüzde geçmişin izlerini taşıyan önemli bir yapı olarak dikkat çekiyor.
