Gündem

Yozgat’ın Lezzet Mirası: Midiliç Çömlek Peyniri

Anadolu bozkırlarının bereketini taşıyan Yozgat Midiliç Çömlek Peyniri, köklü bir üretim geleneğini bugünün koşullarına uyarlayarak yeniden hayat buluyor.

Abone Ol

Yozgat’ın Yerköy ilçesine bağlı Midiliç köyünde yıllardır doğal yöntemlerle yapılan bu peynir, artık “Bozkırın Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi”nin öncülüğünde markalaşma yolunda ilerliyor.

Yöre kadınlarının emeği, deneyimi ve el işçiliğiyle hazırlanan Midiliç Peyniri, hem bölge ekonomisine katkı sağlıyor hem de Yozgat’ın gastronomik değerlerini Türkiye’ye tanıtıyor.

Doğal Sütten Gelen Saf Lezzet

Midiliç Çömlek Peyniri, tamamen doğal sütten üretiliyor. Yörede serbest otlayan hayvanlardan elde edilen süt, peynirin aromasında belirgin bir doğallık ve yoğunluk oluşturuyor. Doğal sütün geleneksel usul ile mayalandığı süreçte hiçbir katkı maddesi kullanılmıyor.

Bu üretim şekli, peynire hem karakteristik bir tat kazandırıyor hem de doğal beslenme alışkanlıklarına uygun sağlıklı bir seçenek sunuyor.

Toprak çömlekte olgunlaşıyor

Midiliç peynirinin en önemli farkı, toprak çömleklerde olgunlaştırılması. El yapımı çömlekler, peynirin nefes almasına imkân tanıyarak aroma derinliğini artırıyor. Gözenekli yapısı sayesinde peynir yavaş ve dengeli bir şekilde olgunlaşıyor; bu da ona hem dayanıklılık hem de kendine özgü kıvamını veriyor.

Peynirin çömlek içerisinde uzun süre saklanabilir olması, tarih boyunca yöre halkının bu lezzeti kış ayları için güvenle muhafaza etmesini sağlamış.

Yoğun aroması, kendine özgü kıvamı, dayanıklılığı ve çömlek kültürüyle birleşen üretim tekniği sayesinde Midiliç Çömlek Peyniri, Yozgat’ın gastronomi haritasında önemli bir yere sahip olmaya aday.

Bir bebek gibi takip ediyoruz

Peynirin üretim süreci hakkında açıklama yapan Bozkırın Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı Ebru Örmüş Akcan: “Yozgat’ımızın geleneği ve kültürüdür Midiliç peyniri. Biz de Yozgat’ta Midiliç Köyü’nün Midiliç peynirini canlandırmak istedik. Unutulmaya yüz tutmuş bu lezzeti yeniden hayata döndürmek istedik. Ancak tamamen geleneksel usullere bağlı kaldık ve yaşça büyük, tecrübeli ablalarımızı kooperatifimize ortak ettik. Hep birlikte köy içerisinde emek veriyoruz. Sütün hazırlanması, peynirin yapılması ve peynirlerin çömleklere basılması adeta bir bebek gibi özen ve bakım istiyor” ifadelerine yer verdi.