İşte bu duruma "aşırı düşünmek" ya da psikolojideki adıyla "overthinking" deniyor. Günlük yaşamın sıradan bir parçası gibi görünse de aslında zamanla zihinsel ve fiziksel sağlığı ciddi şekilde etkileyebilecek bir sorun haline dönüşebiliyor.
Aşırı Düşünmek Ne Demek?
Aşırı düşünmek, kafada sürekli aynı konunun dönüp durması ve kişinin kendini bu düşüncelerin içinde kaybolmuş gibi hissetmesidir. Çoğu zaman geçmişteki olaylar, gelecekle ilgili kaygılar ve pişmanlıklar, zihinsel yorgunluğa yol açan başlıca faktörlerdir. Bu durumun kişinin gündelik yaşamını zorlaştıran, hatta sosyal ilişkilerini etkileyen bir hal alması, uzun vadede sağlığı da olumsuz etkileyebilir.
Aşırı Düşünmek Sadece Zihinsel Değil, Fiziksel De Yoruyor
Beynimiz, sürekli çalışan bir bilgisayar gibi. Ancak her bilgisayarın bir işlem kapasitesi olduğu gibi, beynimizin de bir sınırı var. Aşırı düşünme hali, beynin "yüksek modda" sürekli çalışmasına neden olur. Bu da stres hormonlarının (kortizol gibi) artmasına, uyku problemlerine, baş ağrılarına, hatta bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açabilir. Özellikle gece yatağa yattığında beynin susmuyorsa, sabahları yorgun kalkman kaçınılmaz hale gelir.
Neden Sürekli Düşünüyoruz?
Aşırı düşünme durumu çoğu zaman bir kontrol etme isteğinden kaynaklanır. Kişi, geçmişte yaptığı bir hatanın ardından "Ya şöyle olursa?", "Acaba yanlış mı yaptım?", "Keşke şunu deseydim!" gibi düşüncelerle kendini meşgul edebilir. Bu düşünceler, kişinin geçmişte yaşadığı deneyimlerin, pişmanlıkların ve gelecekle ilgili kaygılarının bir yansımasıdır. Ayrıca mükemmeliyetçilik, özgüven eksikliği ve travmalar da aşırı düşünmeyi besleyen diğer etkenlerdir.