8 Mart Dünya Kadınlar Gününü coşkuyla, davetlerle, minik partilerle, küçük sürprizlerle kutladık. Hep yazılıp çizildiği gibi kadın cinayetlerinin, kadına şiddettin arttığı son zamanlarda kadınlar gününü kutlamak zor olsa da kutsal varlıklar olduğumuzu hatırlatan bir güne sığdırılmış günümüz var. Kadın kelimesinin ağırlığını, güzelliğini taşımak bile her şeye bedel. Dinimizde de kadının çok ayrı yeri var. Neşet Ertaş’ın güzel sözü var. Mehmet Aslantuğ’un bir programda yaptığı o muhteşem konuşması var. Ne güzel ne mutlu bize. 8 Mart’ta Ankara’ya gitmek için Gülen Turizm Otobüsüne bindiğimde karanfil dağıtıp jest yaptılar. Çok teşekkür ediyorum buradan. O güne özel indirimler de çabası çoğu mağazalarda. Ama hala kadın cinayetleri için bir kanun yasa bekliyoruz. Hiçbir kadın dövülmesin intihara sürüklenmesin minik kız çocukları eş yapılmasın. Kadına verilen en güzel en yüce duygulardan biride annelik duygusu. Ne güzel ne büyülü bir sıfat. Bir o kadar da zor. Karnında taşımak doğurmak, büyütmek, yetiştirmek. Geçen gün Hande Altaylı’nın bir yazısına denk geldim. Her kadının 8 Mart Kadınlar Günü kutlu olmasın diyordu. Oğlunu kız çocuğundan üstün tutanların, gelinini erkek evladının hizmetçisiymiş gibi görenlerin, hemcinslerine eziyet etmekten hoşlanan kadınların günü kutlu olmasın diyordu ve çok haklıydı. Üstüne birkaç bir şey de ben eklemek istiyorum. Egolu kadınların yapmacık eğreti duranların, buldumcukların, kaliteli kadın rolünü oynayanların, göstermelik hayırseverlerin sosyal medyada dünya onun ve kocasının etrafında dönüyor gibi gösterenlerin özünü kaybedip kimlik arayanların kişisel gelişimle yatıp kalkanların ama hiç gelişemeyen kadınların günü kutlu olmasın. Bunlar beni itiyor, bana batıyor. Gerçek olmayan ne varsa yakışmıyor azizim. Kendini her geçen gün yenileyen, geliştiren, okuyan, sorgulayan kadınlara bayılıyorum. Gururlu kadınlara mantığı ve kalbi arasında tercih yapabilen kadınlara eşi ve sevgilisiyle ayrılınca bir tek valizini alıp çıkan kadınlara bayılıyorum. Mahkemelerde sürünmüyor. İstediği nafaka fiyatı dudak uçuklatmıyor. Aldatıldıysa ya da sevilmediyse intikam almak yerine çekip gidiyor. Güçlü görünen kadınları seviyorum azimli kadınları ne istediğini bilen ayakları yere basan acıların olgunlaştırdığı kadınları seviyorum. Marka tutkusu olan kadınları değil de tutkulu kadınları markalı islere imza atan kadınları seviyorum. Gözleri uzaklara dalan kaliteli naif duygusal kadınları seviyorum. Kocasını olduğu gibi seven iyi günde kotu günde diyen kadınları seviyorum. İstediği bir meslek grubuyla değil de gerçekten aşık olup evlilik cüzdanını havaya kaldıran kadınları seviyorum. Eşinin ailesine saygılı evine bağımlı evini çekip çeviren güzelleştiren kadınları seviyorum. Güzel işlere imza atan, üreten başarılı başarısız olsa da vazgeçmeyen düşse de ayağa kalkan kadınları seviyorum. Kıskançlık duygusu, kibiri olmayan kıyafetlerini değil beyinlerini yarıştıran kadınları seviyorum. Dışını değil içini süsleyen saygılı fedakar kadınları seviyorum. Başı daima dik ahlaklı çocuğunu da ahlaklı bilgili yetiştiren kadınları seviyorum. Dert dinleyen, huzur veren hemcinslerine yanlış yapmayan, edepli kadınları seviyorum. Bir kadına nasıl davranması gerektiğini öğreten anneleri seviyorum. Toplumda güzel konuşan, oturmasını kalkmasını bilen adaplı kadınları seviyorum. En yakın dostunun, arkadaşının yanında ağlayan kahkaha atan 32 dişini görebildiğim samimi kadınları seviyorum. Maskesiz sevgi dolu kadınları seviyorum. Kendi yaralarını kendisi saran, mutluluğunu bir kişiye bağlamayan, adamayan dünyanın merkezine kimseyi koymayan kadınlara bayılıyorum. Gerektiğinde mesafe koyabilen geri adım atmayan deli kadınları seviyorum. Erkeksi kadınları sevmiyorum. Dürüst sözünün eri, lafının arkasında duran kadınları seviyorum. Uzun lafın kısası bizleri sevmekten vazgeçmeyin. Şımarırız diye güzel sözlerinizi sevginizi eksiltmeyin. Sevgiyle beslenen güzel sözlerle güzelleşen bir yanımız var bizim. Kırmayın, incitmeyin. Biz istemedikçe dokunmayın herkesleşmeyin. Sarılın, dinleyin değer verin. Kadınlar ne mi ister. Sevgi, saygı ve değer verilmek ister.
İçindeki çocuğu büyütmeyen kadınları seviyorum ince esprileri olan kadınları laf sokanları değilde kelime dağarcığı geniş olanları sonradan görmeleri değil ileriyi görenleri birilerinin üstüne basarak değil dişiyle tırnağıyla bir yere gelenleri seviyorum..
Omzunda size yer veren kadınları kendini acındıran değilde kimseye minnet etmeyen kadınları seviyorum..
Hepsi bu.