Mevlâna’nın 752. Vuslat Yıldönümü Yozgat’ta Maneviyat Dolu Şeb-i Arûs ile Anılacak
Mevlâna’nın 752. Vuslat Yıldönümü Yozgat’ta Maneviyat Dolu Şeb-i Arûs ile Anılacak
İçeriği Görüntüle

 Kayseri'nin Melikgazi ilçesinde bulunan ve kentin ilk camisi olma özelliğini taşıyan Battal Camii, 8 asırdır ayakta. 13. yüzyılda yapıldığı bilinen caminin aynı zamanda Şeyh Kirmani ve Şems Tebrizi'nin buluşma yeri olarak da kayıtlarda geçtiği biliniyor.


İlçeye bağlı Battalgazi Mahallesi Beştepeler mevkisindeki Battal Camii, 13. yüzyılda yapılmış ve Kayseri'nin bilinen ilk camisi olarak ön plana çıkıyor. Yaklaşık 8 asırdır cemaatini ağırlayan camide aynı zamanda bir de türbe bulunuyor. Caminin bulunduğu mevki hakkında bilgiler veren Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı (ÇEKÜL) Kayseri İl Temsilcisi Prof. Dr. Osman Özsoy, "Bulunduğumuz yer 'Mazaka' olarak bilinen eski Kayseri. Daha önce ova halinde, Kayseri'nin ilk yerleşim yerlerinin bulunduğu yerdeyiz. Burası bir tepe, hemen yanımızda 'Beştepeler' denilen bölüm var. Yukarıdan bakılabilecek şekilde şehre hakim bir yer. O günün şartlarında da mevcut ovadaki olumsuzluklara bir nevi çözüm sağlamak ve korunma amaçlı en uygun yerlerden bir tanesinde bulunmaktayız. Buradaki mahallenin ismi caminin ismiyle de anılmakta. Buraya çok yakın bir mahallenin ismi de Eskişehir Bağları, yani şehrin en eski yerinde bulunuyoruz" dedi.

Caminin Kayseri'nin bilinen ilk camisi olduğunu aktaran Özsoy, "Caminin tarihi ile ilgili elimizde net bilgiler yok. Elimizdeki mevcut bilgilere göre Kayseri'nin ilk camisi diyebiliriz. Literatürde, uzmanlardan elde ettiğimiz net bilgi yok tarih olarak. Özelliklerine veya mimarisine bakıldığında genellikle 12., 13. yüzyıla tarihlendiğini görüyoruz. Şehrin tüm dini tarihi cami olarak en başa götürmek veya 'buradan başladı' demek için çok önemli bir mekan. Aslında bu Kayseri'de bulunan medreseler için de düşünülebilir. Çünkü şu anda şehrimizde 5 tane üniversite var, bunların tarihi 20. yüzyılın ikinci yarısı olarak bilinmektedir. Halbuki medreseler üzerinden bir tarihlemeye gidecek olursak belki bu tarih bin yıla kadar ulaşabilir. Neden böyle bir çalışma olmasın" ifadelerini kullandı.

Muhabir: İhlas Haber Ajansı