Haftanın ilk gününden, Çamlık’tan, memleketin tam kalbinden selam olsun hepinize…
Rabbim bu haftayı, her birimize sağlıkla, huzurla, iş-güçle, kazançla, bollukla nasip etsin. Hani Yozgatlı der ya: “Hele bi’ bereketli olsun da, gerisi gelir gayri…”
İşte tam da öyle; dilimiz, gönlümüz, dualarımız bir olsun-haftamız bereketten yana dolsun!
Ama gel gelelim, bizim Yozgat’ın bereketle imtihanı hiç bitmez ki…
Hele ki şu mevsim… Yozgat’ın iklim defteri tozlu raflardan indirilip her yıl yeniden açılır:
Ya dolu vurur,
Ya kuraklık kavurur,
Ya da tam şenliklik vakitte bir poyraz çıkar, bir sel basar, bir don düşer… İşte son bir haftada gördük; taş gibi dolu düştü tarlalara. Çiftçinin gözü, toprağın umudu, traktörün deposu dolu da… Sap saman dolu harap oldu gitti.
Bakın bu şehrin ekini bellidir, ne bileyim Akdeniz gibi bin bir çeşit ürün yok. Arpa, buğday… Arada nohut, mercimek… Ha bir de patates belki…Yani alternatif kıt, dar gelirlinin sofrası da toprağa bağlı.
Allah’ın takdirinden sual olmaz elbet, ama sorarım size;Memleketin yerinde mi iş var, yoksa bir türlü değişmeyen, geliştirmeyen kafa yapısında mı problem? Yağmur duasından eksik kalmayız, keşke biraz da değişim duası mı etsek. Köylü dertli, çiftçi dertli… Ama herkesin umudu hala toprakta.
Ne diyelim… Toprak karnını doyurur da, aklı doyurmaz.Vardır bunda da bir hayır.


Çamlık Tv: Bir Hayalin, Bir Davanın, Bir Duruşun Adıdır
Hani çok soran olur; “Tarık bey, bu Çamlık TV neyin nesi? Kimin parasıyla, nasıl dönüyor?”
Anlatayım hem de ilk gün hatırına:
2019 yılıydı. Yerel seçimlerin tam göbeği.
Dediler ki: “Aman açın kardeşim, seçime yetiştirin, reyting yapar, para akar…”
Dedik ki: “Bizim önceliğimiz para değil, biz gazeteciyiz, dert anlatırız, ses veririz.”
Önce haber, önce samimiyet…
Öyle de oldu!
Eksik gedik çoktu, borç harç derken, kamerayı mikrofonu bir araya getirip başladık.
Altı koca yıl geçti…
Bugün Çamlık TV Yozgat’ın değil, Anadolu’nun da sesi oldu.
Türkiye’nin dört bir yanından, çok yakında Avrupa’dan canlı yayınlar için hazırlıktayız. Hadi hayırlısı…
Yozgatlı var oldukça, Çamlık da var olur. Varlığın daim olsun Yozgatlı! Bu ekran senin, bu mikrofon senin… Birlikte kurduk, birlikte yaşatacağız.

İş var, İşçi Yok! Bu Nasıl İş?
Haftanın ilk gününde biraz da memleketin yeni derdine gelelim…
Son günlerin tartışması: İşsizlik mi var, işçi mi yok?
Bak Ankara’ya, bak Yozgat’a…
Fabrika sahibi, atölye patronu, inşaat müteahhidi dert yanıyor:
“Yahu çalışacak adam yok!”
E peki işsizlik rakamları?
Tabelada yazıyor: “İşsizlik var!”
Bir yerde yanlış var.
Acaba sistemde mi yanlış var?
Patron mu yeterince adil değil?
Yoksa bizim millet mi çalışmaya yanaşmıyor? Sorun derin…
Sigortasız iş var, ucuza iş var, günübirlik var… Ama sabit, güvenilir, insanca maaşla iş bulmak dert… Öte yandan gençlik işi beğenmiyor. Kısa yoldan para var mı?
Viral, TikTok, YouTube…
Herkes influencer…
Ama şunu bil ki kardeşim:
Hiçbir şey emeksiz olmaz.
Toprak da emek ister, fabrika da… Hele alın terinin tadı… O doyurur, o yüceltir insanı. Hazır haftanın başı, bir fıkra ile bitireyim:
Bir köyde adamın biri sabah sabah bağırıyormuş:
“Evlatlar, inek kayboldu, çoban kayboldu, ot kayboldu, süt kayboldu!”
Köylü demiş ki: “Ula Hasan ağa, hiç mi iyi haberin yok?”
Hasan ağa cevaplamış:
“Var ağa var… Sabaha sağ çıkan sağ, kalan kalandır…”
Ve son sözler:
Haftaya iyi niyetle, temiz dua ile başladık. Rabbim ne dolu vursun ne kuraklık yaksın.Memlekete akıl, köylüye güç, işçiye iş, patrondan hakkı esirgemeyen vicdan nasip etsin. İyi haftalar Yozgatlım!
Kal sağlıcakla…
Yaz biter, Çamlık hep burada.