17 temmuz Perşembe günü bir kanalda şehitleri anma programında canlı yayın konuğuydum. Katılımcılar arasında çok kıymetli şairlerimiz yazarlarımız vardı. İçlerinden biri, herkesin yüreğini burkan “Kınalı Ali’nin mektubunu” okudu. Mektup biter bitmez, söz alarak nazikçe bir düzeltme düzeltme yapmak istediğimi söyledim.

“Bahsi geçen isim, aslında Kınalı Hasan’dır. Yozgat’ın Karayakup köyünden, bizim öz evladımızdır,” dedim.

Ancak aldığım cevap şaşırtıcıydı:

“Biz onu Kınalı Ali olarak biliyoruz, Tokatlıymış... Kınalı Hasan'ın sizden ilk defa duyuyorum,” dedi.

Üstelik iddiaya göre, mektup şu anda Çanakkale’de “Kınalı Ali” adıyla sergileniyormuş.

Kıymetli hemşehrilerim

Yüreği vatan aşkıyla yanmış, başı kınalı, bizim Kınalı Hasan’ımız da mı gitti elimizden?

Anadolu’nun bağrından çıkmış bir destanın sahibi, göz göre göre başka bir şehre mi mâl ediliyor?

Yozgat olarak, Karayakup köyü olarak, bu vatan sevdalısı yiğidimize sahip çıkmak boynumuzun borcudur.

Bugün mektubu sergilenen bir kahraman varsa, o bizim toprağımızın yiğidi Kınalı Hasan’dır.

Arama motorunda bile Kınalı Ali diye yazdığında bizim Kınalı Hasan diye bildiğimiz resim çıkıyor ve ili olarak Tokat yazıyor.

Yozgat olarak şehidimize ve öz değerimize lütfen sahip çıkalım lütfen gereği neyse yapılsın.