Yozgat’a gelip geçen ve Çapanoğlu Camiini bilen herkes burada namaz kılıp cemaate katılmak isterler. Büyük Cami’de namaz kılmak bir tercih değil bir ayrıcalıktır.
Ezanla birlikte sizi camiye çeken bir manevi güç ve ilginç bir cazibesi vardır, Büyük Cami’nin.
Cami ve cemaat sevdalısı olup da Büyük Camiye hayranlık duymayan cemaat yoktur Yozgat’ ta. Hele hele Yozgatlı olup gurbete gitmiş ve Sıla’yı-Rahimi ziyarete gelmişseniz, sizin için Büyük Camii de namaz kılmak manevi bir görev olur. Gurbetteki Yozgatlı onun özlemi ile yanıp tutuşur, Çapanoğlu’nun hasretiyle kavrulur. Aşıkın maşuk ile buluşması gibidir Büyük Cami de namaz kılmak.
Namaz çıkışı gözünüz üç beş dostu arar, el sıkışıp muhabbetle kucaklaşmak için. Özlem biter mutlu bir buluşma başlar Büyük Cami avlusunda...
Büyük Camii de sabah namazı bir başkadır: Huşunun, tevazunun yanı sıra içiniz nurla dolar ve bütün günahlardan arınmış, gibi hafiflemiş olursunuz!..
Sabah namazının cemaati seçkin olur. İşine erken gidenler, dükkanını erken açanlar, uzak bir yolculuktan erken dönenler temiz bir abdest alıp Büyük Cami de buluşurlar.
Hocaların yanık sesi büyüler, alıp götürür insanları uzaklara: Kendinizi Mekke de, Medine de hisseder Kabe Tavafı öncesi namaz kılıyor gibi zannedersiniz!..
Sabah namazı huşudur, sabah namazı tevazu, sabah namazı samimiyetin ölçüsüdür Büyük Camii de...
Sabah namazı sonrası ilk işiniz Yozgat’ta has bir parmak çöreği alıp taze saf köy peyniri ile kahvaltı yapmak olur. Sıcak bir kıraathane bulur, iki dost ile muhabbet ederek çayınızı yudumlarsınız. Ha yanında bir de bal-kaymak olursa değmeyin muhabbetin keyfine...
Sonra dalıp gidersiniz işinize, aşınıza...
Öğle saati yaklaşır, bazen bir sela sesi duyarsınız; pür dikkat kesilir kim ayrılmış aramızdan diye hüzünlenir müezzinin yanık sesine kulak verirsiniz! Tanıdıksa ula- tüh falanca dostumuzu kaybetmişiz der, yanar tutuşur ciğeriniz! Tam vakti unuttuk derken yine hocaların yanık sedası ile uyanır öğle vaktinin geldiğini anlarsınız.
Koşarcasına gidip abdestinizi alır yine Çapanoğlu Camiine girmeye çalışırsınız.
Akın akın, karınca misali cemaatin camiye koşuştuğuna tanıklık edersiniz. Tıklım tıklım dolan camiye Hızır (as ) uğramış zanneder yer bulmakta zorlanırsınız!.. Erken gitmemiş olmanıza hayıflanır, köşe bucak nerede namaz kılabilirim diye mekan ararsınız. Pencere kenarları, ayakkabılık ve kadın cemaat mekanları da tıklım tıklım dolunca Büyük Camii nasibini almış olur!..
Hava sıcak olursa bazen Camii avlusu da cemaatin doldurduğu mekanlar arasındadır.
Büyük Camiye girememiş, namaz için başka camilere yönelmişseniz içinize bir hüzün çöker, kendinizi dışlanmış, garip kalmış hissedersiniz; mahzun mahzun koşup namaz kılacak bir mekan ararsınız ama yine de gönlünüz Çapanoğlu Camiinde kalır.
Tanıdık bir dostunuzun cenazesi varsa namazı alelacele kılıp yine Büyük Camii avlusuna koşarsınız, dostumun cenazesinde bulunayım diye.
İlkinde namazı öğle namazına nispeten biraz daha sakin geçer.
Akşam namazında sükunet, yatsı namazında da ferahlık vardır.
Büyük Camiye evi yakın olan cemaat ile dükkanını geç kapatan cemaat bu seçkin vakitlere iştirak eder, huşu ve tevazu içinde gönül rahatlığı ile namazını kılıp evlerinin yolunu tutarlar...
Mübarek dini gün ve gecelerde, Cuma Namazların da ve Bayram namazlarında Büyük Cami’de namaz kılmak için saatler öncesi yerinizi almış olmanız gerekir. Çünkü böyle özel gün ve gecelerde Çapanoğlu Büyük Camiine Hızır (as)’ın uğradığına inanılır. Bu tür gecelerde cami içinde adım atacak yer kalmaz...
O seçkin manevi hava insanları hamur gibi yoğurur, iman tavasında kavurur...
Yozgat Çapanoğlu Büyük Camii buluşma mekanıdır. Kimi zaman huzur bulma yeri, kimi zaman insanın kendine gelme mekanı, kimi zaman da ölümü ve ahireti hatırlama yeridir Çapanoğlu Büyük Camii.
Bazen bir bazen iki, bazen üç, dört cenaze gelir cami avlusuna; sessizlik bir hüzün dolar içinize... Ağıt ve hüzün ortamında namaz kıldığınız anlar olur Büyük Cami’de..
Hülasa, huzurun, samimiyetin, tevazunun, sadakatin ve ihlas ile namaz kılmanın adresidir Çapanoğlu- Büyük Camii...
Yozgat’a gelip de Büyük Camii de namaz kılmadan gidenler hüzünle ayrılır şehirden!.. Uzun lafın kısası Yozgat Çapanoğlu Büyük Camii şehrin simgesi, ihlas ve iman durağı, sadakatin, huzur ve samimiyetin mekanıdır!..
Büyük Camii minaresinden yükselen ezan sesini duymayan, farkında olmayan, gönlü titremeyen ve bu sese kulak tıkayan varsa kendini yoklasın, titresin kendine gelsin ve Rabbine dönsün deriz!.. Yazık eder kendine, yazık eder hayatına, yazık eder çocuklarına... Şehrin timsali bu güzel mekanı korumak kollamak sahip çıkmak hepimize düşüyor dostlar.. Allah’ın evinde dostça buluşmak, kardeşçe kucaklaşmak dileğimle...