Çinli devlet adamı Sun Yat-sen’in bir sözü vardır: “Yabancı düşmanı ve tehditleri olmayan bir millet, yok olmaya mahkumdur.” Bu söz, ilk bakışta sert gelse de, kalkınma ekonomisi literatüründe önemli bir kavrama işaret eder: Rekabetin yarattığı motivasyon. Dışsal bir rekabet, ulusal dinamikleri harekete geçirerek topyekûn bir kalkınma ivmesi yaratır ve ekonomik rehaveti engeller. Ancak bu milli ruh, sadece politik düzlemde değil, ekonomik ve teknolojik kalkınma alanlarında da kullanılmalıdır. Zira kalkınma, duygusal bir mesele değil, bilimsel veriye ve rasyonel planlamaya dayanan bir akıl işidir.
Yozgat, sahip olduğu demografik ve sosyo-ekonomik özellikleriyle, bu rasyonel kalkınma modelini benimsemek zorundadır. Kalkınma bilimcileri, bir bölgenin uzun vadeli ekonomik başarısının temelinde insan kaynağına yapılan yatırım ve üretkenlik artışı olduğunu vurgular. Bu bağlamda, Yozgat’ın mevcut potansiyelini harekete geçirmek için geleneksel yaklaşımların ötesine geçen, entegre ve sürdürülebilir bir stratejiye ihtiyacı vardır.
Proje Önerisi: Yozgat Akıllı Lojistik ve Tedarik Zinciri Üssü
Yozgat’ın coğrafi konumu, karayolu ve demiryolu ağlarının kesişim noktasında yer alması, onu sadece bir geçiş güzergahı olmaktan çıkarıp, stratejik bir lojistik merkezine dönüştürme potansiyeli taşır. Bu potansiyeli maksimize etmek amacıyla, Yozgat Akıllı Lojistik ve Tedarik Zinciri Üssü (YALAS) kurulmasını öneriyorum. Bu üs, sadece depolama ve nakliye hizmetleri sunmakla kalmayacak, aynı zamanda akıllı sistemler, otomasyon ve veri analizi kullanarak tedarik zinciri süreçlerini optimize edecek bir ekosistem yaratacaktır.
Bu projenin temel hedefleri şunlardır:
• Bölgenin tarım ve sanayi ürünleri, YALAS üzerinden hızlı ve verimli bir şekilde ulusal ve uluslararası pazarlara ulaştırılacaktır. Bu, özellikle tarımsal ürünlerdeki kaybı azaltarak ve katma değeri artırarak bölgesel ekonomiye doğrudan katkı sağlayacaktır.
• Merkez, operasyonel pozisyonların yanı sıra, veri analistleri, yazılım mühendisleri ve tedarik zinciri uzmanları gibi yüksek nitelikli iş gücü için yeni kapılar açacaktır. Bu, genç ve yetenekli bireylerin Yozgat’ta kalmasını teşvik ederek beyin göçünü engelleyecektir.
• Üs, robotik otomasyon, akıllı depo yönetimi sistemleri ve blockchain tabanlı tedarik zinciri takibi gibi modern teknolojileri kullanarak Yozgat’ı lojistik alanında bir inovasyon merkezi haline getirecektir. Bu durum, bölgeye yatırım çekmek için güçlü bir argüman sunacaktır.
• YALAS, sadece Yozgat’a değil, komşu şehirlere de hizmet vererek bir bölgesel ekonomik hub oluşturacaktır. Bu iş birliği modeli, bölgenin genel rekabet gücünü artıracak ve ortak kalkınma hedeflerini güçlendirecektir.
Bu proje, Yozgat’ın kalkınmasını duygusal söylemlerin ötesine taşıyarak, bilimsel verilere, stratejik konuma ve modern teknolojilere dayalı rasyonel bir sürece dönüştürebilir. Böylece Yozgat, sadece bir geçiş güzergâhı değil, aynı zamanda bölgenin lojistik ve teknolojik dönüşüm merkezi haline gelir.Duygusal bağlarımızın ötesine geçerek, Yozgat’ı bilimsel verilere dayanan, akılcı bir kalkınma yolculuğuna çıkarmalıyız. Bu projeyle Yozgat, sadece bir geçiş güzergâhı değil, aynı zamanda bölgenin lojistik ve teknolojik dönüşüm merkezi haline gelecektir.
Bu adımlar, elbette kolay değil. Ancak inanıyorum ki, Yozgatlılar olarak bu potansiyelin farkındayız ve gerekli kararlılığı göstereceğiz. Unutmayalım ki, bir şehrin gerçek gücü, toprağından çok, insanından ve onların ortak hayallerinden gelir.
Bu haftalık köşemizde Yozgat için somut bir proje önerisi sunmaya çalıştık. Sizlerin de bu konudaki fikirlerini merak ediyorum. Yorumlarınızı ve önerilerinizi benimle paylaşmaktan çekinmeyin.
Sağlıkla ve akılla kalın. Haftaya görüşmek dileğiyle...