Geçtiğimiz günlerde Akdağmadeni’nin çam kokulu tepelerinde, Suoluğu mevkiinde
alışılmadık bir heyecan dalgası yükseldi. İlçenin yalnızca birkaç kilometre ötesinde, yıllardır
suskun kalmış orman dokusu artık yerinde saymayacak; konaklamalı orman parkı projesi
sahaya indi. Önce fizibilite notları paylaşıldı, ardından çevresel onay geldi, topoğrafya
ekipleri araziyi biçimlendirmek yerine doğanın konturlarına saygı duymaya odaklandı. Bu
yaklaşım, “Ne kadar az müdahale, o kadar sürdürülebilir getiri” diyen akılcı felsefeyi
yansıtıyor.
Detaylar masaya yatırıldığında karşımıza net bir sayı dizisi çıkıyor: Yılda yaklaşık 180
doluluk günü hedefleniyor; gecelik birim fiyat, klasik kamp alanlarının birkaç katı düzeyine
oturtulmuş. Enerji giderleri, çatı üstü fotovoltaik sistemle beşinci yıl civarında sıfırlanacak; su
maliyetinde ise gri suyu arıtıp yeniden kullanacak adımlarla çift haneli tasarruf öngörülüyor.
Özetle gelir belirsizliği aşağı, kârlılık ufku yukarı taşınıyor.
İnsani boyutu da en az finansal planı kadar güçlü. Çevredeki üreticiler, misafirlerin kahvaltı masasına uzanacak cevize, turşuya, bala, reçele daha şimdiden hazırlık yapıyor. Rehber adayları, ışık kirliliğinden arınmış gökyüzü turları için eğitimden geçiyor. Oluşacak tedarik ve
hizmet zinciri, yöresel ürün odaklı mikro girişimlerin filizlenmesini tetikleyecek; yani kazanç
tek bir kasada toplanmak yerine çevreye yayılacak. Burada Akdağmadeni Belediye Başkanı
Dr. Nezih Yalçın’ın dirayetli koordinasyonunu, Orman Genel Müdürlüğü’nün ekolojik denge
ısrarını, valiliğin bürokratik inceliğini, kalkınma ajansının hibe desteğini ve üniversitenin
bilimsel omuz verişini ayrı ayrı takdir etmek gerekiyor. Her imza, masada gördüğümüz
maddimanevî çıktının ön koşulu.
Şimdi, proje paydaşlarının değerlendirmesine sunulmak üzere dokuz başlıkta odaklı
önerilerimi paylaşmak isterim. Her madde, saha gözlemlerim ile okurlardan gelen kıymetli
geri bildirimlerin sentezinden doğdu; doğrudan eylem çağrısı değil, yol haritasına bilimsel
tutarlılık katabilecek seçenekler olarak okunabilir: Glamping, kamp ve karavan alanlarında çalışacak personel için
Belediye‑İŞKUR‑Yozgat Bozok Üniversitesi iş birliğiyle “ekoturizm görevlisi” sertifika programı açılması, yerel istihdam oranını ilk sezonda %80’e çıkarabilir.
-İlçe Tarım Müdürlüğü koordinasyonunda bal, pekmez, turşu, ceviz, süt ürünü ve el
sanatı tedarikinde “toplam alım tutarının en az %60’ı Akdağmadeni üreticisinden”
kuralı belirlenerek esnafın projeden doğrudan pay alması sağlanabilir. Devamı Yarın...