Pozitif kavramından biraz eğreti duyduğumuz zaman diliminde ‘pozitif olun’ demekle garip kaçabiliriz.

Covid testleriniz sürekli pozitif ama gönül testleriniz negatif çıksın desek.

Sanırım ne demek istediğimiz anlaşılmış olur.

Benim negatif dünyam; Yozgat’ım.

Aslında her birimizin şikayet ettiği, dert yandığı bir durum.

Neredeyse her şeyin olumsuz değerlendirildiği, her olayın evvela negatif yönleri ile ele alındığı, ilişkilerin ve dahi ticaretin neredeyse olumsuzluklar üzerine bina edildiği bir şehir oldu Yozgat’ımız.

İçine düştüğümüz olumsuzluklar bataklığı bizleri öylesine etkisi altına almış ki, her pozitif duygu, her gülen yüz, her hayırlı iş bizim için şaibeli geliyor.

Negatif duygular, pozitif algıların önüne geçmiş durumda.

Siyasetten ticarete hatta içinde bulunduğum basın sektörüne dahi tesir etmiş bir durum.

Yozgat sevgimize dahi bulaştırdığımız bir hastalık olumsuzluk.

Yozgat’ı seviyorum, Yozgat’ı izliyorum ama gözlerim kapalı, yüreğim karanlık ve algılarım negatif bir dünyanın esaretinde.

Öyle bir hastalık ki, çocuklarımızı beşikten itibaren etkisi altına alıyor, şehre yeni gelmiş, hedefleri olan bürokratı dahi heyecanından yoksun bırakıyor.

Neden bu denli olumsuz, mutsuz, negatif bir dünyaya sahibiz?

Ekonomik sebepler mi,

İşsizlik mi,

Yaşadığımız coğrafya mı?

Neden ifadeler mutsuzluğu yansıtıyor?

Yüreğimize sığdıramadığımız nedir?

Yozgat bu denli mutsuzluğu, bu denli yalnızlığı, bu denli negatif düşünceyi hak edecek ne yaptı?

Yozgat adına, yarınlarımız adına, yaşadığımız toprakların bereketi adına olumlu düşünmek, şehre ve birbirimize tebessüm ederek bakmak zor mu?

Mesleğe başladığım ilk yıllardan itibaren Yozgat’ta aslında ne işsizlik, ne yoksulluk problemi olmadığını,

Bizim, bizlerin, Yozgat’ın aslında bir avuç mutluluğa, tebessüme ihtiyaç duyduğunu gördüm.

İnsana hayata tutunma, mücadele etme, ekmeğini taştan çıkarma gayret ve cesaretini veren yüreğindeki umuttur.

O umudun kaynağı ile bir tebessümle hayat bulur!

Bizi mutsuzluğa ve umutsuzluğa mahkum etmek isteyen bir dünya var Yozgat’ta.

Bugün anlatmak istediğim yeni umutsuzluklara sebep olmak değil, bilakis yüreğinizde sakladığınız, üzerini küllendirdiğiniz mutlulukları ve kaynağı olan umutları korlayıp, alevlendirmek.

Bir nefes, küçük bir rüzgar, bir dokunuş!

Her şeye rağmen biraz tebessüm ve umut!

Zor olmamalı.

Burası Yozgat deyip de işin içinden çıktığını düşünen korkaklardan olmamak adına haftanın ilk günün de bu güne de şükür diyerek başlayıp, iyi niyetle güne başlamaya ne dersiniz?