Geçtiğimiz haftalarda Türkiye siyasi tarihine not düşülecek bir görüntü düştü:
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Yozgat Cumhuriyet Meydanı’na traktörle girdi.
Sadece bir giriş değil, bu...
Adeta ezber bozan, hem kendi seçmenine hem de rakiplerine yeni bir satır açan bir yürüyüştü bu.
Yozgatlı ne yaptı peki?
O meşhur duruşunu bir kenara bırakmadı elbette, ama bu sefer bir göz kırptı.
Öyle ki; bugüne kadar mitinglerde sesi kısık çıkan, tabelası bile çekingen duran CHP, Yozgat’tan bir anda Türkiye gündemine oturdu.
Yani deyim yerindeyse, “ayağına gelen fırsatı hem kullandı hem şaşırdı.”
MUHAFAZAKÂR KALP, ÇİFTÇİ SESİ
Yozgat dediğin, Anadolu’nun kalbidir. Toprağı eker, duasını yapar, kararını sandıkta verir.
Yıllardır AK Parti’nin, daha da özelde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanında durmuş bir şehir.
Bu şehrin meydanında CHP'nin ses vermesi, sanıldığı kadar kolay bir denklem değil. Ama denk geldi işte...
Ekonomik sancılar, çiftçinin tarlasındaki suskunluk, traktör tekerine düşen mazot fiyatı...
Her ne kadar çiftçi pelperişan olmasa da, insanların bir anda gördüğünden geri kalması, hatta kardan zarar etmesi bile günümüzde şikayet ve de serzeniş meselesi.
Bir gün gelir de suskun yürek konuşmaya başlarsa, işte o zaman siyasetin haritası yeniden çizilir.
Yozgat’ta yaşanan tam olarak buydu.
Kimi “toplama kalabalık” dedi, kimi “montaj görüntü.”
Bana sorarsanız, bu iş sanal gerçeklik gibiydi:
Ne tamamen illüzyon, ne tamamen hakikat.
Biraz o, biraz bu.
Ama bir gerçek var ki CHP, kendi tarihinde ilk defa Yozgat üzerinden Türkiye'de ciddi bir dalga yarattı.
Yozgat’tan sonra sırada Konya vardı
Bu dalganın ardından CHP, “bu iş tuttu” diyerek Konya’ya yöneldi.
Konya akıllıca bir adres miydi? Evet.
Kalabalık mıydı? Evet.
Ama etkili miydi?
İşte orada durun.
Yozgat’ın yarattığı kırılma, Konya’nın sesini bastırdı.
Çünkü Yozgat, “CHP burada miting bile yapamaz” denilen bir yerde yaptı mitingini.
Ve yaptıktan sonra hem konuşuldu hem düşündürdü.
Peki, CHP bu yolu tekrar dener mi?
Bal alınacak çiçek bir kere bulundu mu, arı oraya hep uçar.
CHP’nin Yozgat’ta yeniden meydanlara çıkma ihtimali bana kalırsa çok yüksek. Meydan olmasa da etki oluşturacak ortamı her zaman kollayacaktır.
Burada pası verecek kim, rakip siyasi partiler, zemini oluşturacak kim vatandaş!
Olur mu, ihtimal dahilinde.
İster bunu bir uyarı olarak algılasın mevcut iktidar cenahı, isterse CHP bir ışık! Ben Yozgat ahvalinden gördüklerimi, topladıklarımı ve CHP’nin Ankara’daki havasını harmanlayarak konuşuyorum.
Çünkü Yozgat artık sadece bir şehir değil;
Bir simge, bir mesaj, bir refleks zemini. İsminin neden olacağı etki nüfusundan büyük bir nüfuza sahip!
Şayet CHP akıllı davranırsa ve samimi bir siyasi dil tutturabilirse, Yozgat onun için sadece bir miting yeri değil, bir sıçrama noktası olabilir.
Ama unutulmaması gereken şu:
Yozgat halkı sezgisi kuvvetli, gönül terazisi hassas bir millettir.
Ne gösterişe aldanır, ne de söze kanar. Onun gönlüne girmek istiyorsan, sadece siyaset değil;
Dert dinleyeceksin, toz yutacaksın, yağmurda ıslanacaksın.
Yozgatlıya uzaktan bakıp hüküm vermek kolay.
Ama “yanına gidip bir çayını içmek”, işte siyaset de orada başlar.
CHP, bu çayı içti mi?