Türkiye pandemi sürecinin en uzun kapanma sürecini yaşayacak.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, artan vakalar karşısında son çare olan kapanma şıkkını istemeye istemeye de olsa uygulamaya koydu.

Şartları vatandaş adına imkansız kılmadan bir kapanma nasıl olurun üzerinde düşünülerek hazırlanmış içeriği.

Tam kapanma, ismi ağır lakin uygulamada çok da ağır bir sistem değil.

Kısa süreli de olsa daha önce uygulamalı olarak gördük, yaşadık, zafiyetlerini de, avantajlarını da biliyoruz pekala.

Tüm yük bu süreçte yine polis ve askerin üzerinde olacak. Özellikle şehir merkezinde polis denetleyecek ama vatandaş tam kapanma(!)nın sağladığı zafiyetlerle sokakta olacak.

Alışveriş bahane sokakta gezinti şahane tarzından bir görüntü çıkacağı muhakkak.

Peki ne olacak?

Tam kapanma mı, yarı zamanlı kapanma mı ortaya çıkarak?

Kamudaki çalışma sisteminin kısıtlanması bu süreçte yoğunluğu biraz olsun azaltacak mı, evet!

Seyahat ve özellikle otel hizmetlerindeki daralma da bir şekilde yoğunluğu düşürecek.

Ancak tam kapanma ne pahasına olursa olsun yaya olarak bozulacak.

Alışveriş saatlerinin kısıtlı olması da cabası, marketlerde yoğunluk oluşturacak. Daha önce de tecrübe ettik, insanlar sokağa çıkma kısıtlamasını veya tam kapanmayı ya dünyadan soyutlanmak olarak görüp alışverişi yağmaya dönüştürüyor ya da bir şekilde kuralları alt üst etmeyi başarıyor.

Evet sıkıldık, bunaldık, yeter artık diyecek durumdayız.

Ama çare…

Vaka sayıları ortada, vefat edenleri, ağır hasta oranlarını görmek dahi istemiyoruz.

Gerçekler kabullenilir gibi değil ama gerçek.

Bir de kapanma sürecinin ekonomik yansımaları var!

Mal canın yongası derler ya, Mübarek Ramazan ayında iş yerleri kapanacak esnafın ‘tam kapanma’ kararı karşısında adete nefesi kesildi.

Yarına dair zaten hesap yapamaz durumda, evine ekmek götürebilmenin derdi ile dertlenirken, iş yeri kirasını, ev giderlerini, ailesinin rızkını çıkarma konusunda sürecin neden olduğu acizliği yaşayan esnaf ne olacak?

Paylaşma ayında paylaşacak rızkı olmayan esnaf, ya da dar gelirli vatandaşın hali ne olacak?

Aslında en başından beri aynı sorular!

Devlet destekleri amenna lakin taşıma suyla nereye kadar. Yeter mi, yetmez, yetmeyecekte.

Tam kapanma kararı daha önce olsa iyi olur muydu?

Bu günleri yaşar mıydık?

Dünyanın ekonomi gerçekleri her ülkeyi olduğu gibi ülkemizi de tesiri altına alıyor maalesef!

Fakat şu bir gerçek ki, kapanma kararları sonuçları itibari ile şuana kadar tam anlamıyla bir rahatlama getirmedi. İçinde bulunduğumuz süreç tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi bizi de öylesine çıkılmaz bir viraja getirdi ki ne olursa olsun böyle bir karar çıkmak zorundaydı.

Bakalım Allah sonumuzu hayır eylesin. Tam kapanma bize ders olmaz ise hesabı yine ağır ödeyen biz vatandaşlar olacağız.